SITE İÇİ ARA

31 Aralık 2010 Cuma

At ölür, 'it'lere bayram olur !

Balans Ayarı 2

Maçın istatistiklerine değinmek adetim değil,zaten bu maç için öyle bir hatayı da yapmayacağım.Balans ayarı 2 dememin nedeni rusya deplasmanında gördüğüm takımı akşam da gördüğüm içindi.Ze roberto tercihleri de sorgulanacak ama neden bu takım motoru duran araba gibi bir anda stop ediyor onu anlamamız lazım.Geçen sene 2 maç kaybettik, 2 maçı da nisan ayında kaybettik.Bu sene aralık bitmeden bu hakkımız ! doldu.Öncelikle rakiplerden başlayalım.Geçen sene hırs yapan müesseseler tamamen fenerbahçe için takım kurdular ve inanılmaz bir hırs içindeler.Vakıfbank neslihan darnel sonrası daha büyük bir hamle ile glinka'yı aldı,takımı korudu.1 ay içinde 3 maç oynandı ve vakıfbank 3 ün 1 ini almış oldu.Dünkü sevinçlerine bakmak,üzerlerine sinen eziklik durumunun galibiyetle gelen 'çok şükür' eşiği oldu.Ben bizim hatalarımıza rağmen direnç ve vazgeçmemenin ödülünü onlara vermekte bir beis görmem.Bu onuru eczacıbaşı almak istiyordu ama onlardan önce vakıfbank yenmiş oldu.ben eczacıbaşına kaybetmeyi tercih ederdim orası ayrı..Şimdi vakıfbank-eczacıbaşı maçları benim açımdan çok daha ilginç hal almıştır.Geçen seneyi baz alarak değerlendirme yapılamaz o sebeple fenerbahçenin maçı bu şekilde vermesini 'bir musibet bin nasihat' bağlamında değerlendiriyorum.Takım türkiyede de yenilmiştir ve artık yenilmez değildir.Buna göre oluşan havanın etkisinin geçmiş olmasını diliyorum.Çünkü şampiyonlar ligi bu havayla kazanılmaz.Eczacıbaşı gibi yapacaksınız,sessiz ve derinden sadece işinize konsantre olacaksınız.Neden skowronska ve sokolova bir anda bozuluyor,moral-motivasyonu bu kadar yüksek bir takım neden bir anda 'umutsuz evkadınları' halini alıyor.Eda belli ki bu maça hazır değil,naz geçen hafta sos vermişti bu hafta kınasını yaktık.Ze roberto osasco maçlarının etkisinden çıkmak zorunda.Türkiyede fenerbahçenin düşmanı çok fazla ze roberto,buna göre hareket etmen gerekir.Şimdi bakın finale kadar müesseseler eşleşecek mi,eşleşmeyecek mi..bu saatten sonra eşleşmez..çünkü fenerbahçenin olmadığı bir final adamların hayallerini süslüyor.Bunları dikkate alıp ona göre davranmalı.Bizim takım içinde her maçı 'çantada keklik' gören oyuncularımız varsa hizaya getirilmelidir.FENERBAHÇE BİR MAÇ İLE HEDEFLERİNDEN KOPMAZ,AKSİNE OLUŞAN SUNİ HAVA DAĞILMIŞTIR VE OYNAMADAN ŞAMPİYON OLAMAYACAĞIMIZ,OYUNCULARIMIZ TARAFINDAN NET ŞEKİLDE ANLAŞILMIŞTIR.ARKADAŞLAR RAKİP OYUNCULAR SİZİ MAĞLUP EDİNCE NASIL SEVİNDİLER GÖRDÜNÜZ,BUNDAN SONRA LÜTFEN BUNA GÖRE HAREKET EDİNİZ.BİZİM HEDEFİMİZ NİSAN AYINDAKİ FİNAL,BUNUN İÇİN HEP BERABER BU İŞİ SONUNA KADAR GÖTÜRÜP ŞAMPİYON OLALIM.
ARMANIN GURURU SARI MELEKLER...

24 Aralık 2010 Cuma

Müessese Tokatçısı Fenerbahçe-Vkfbnkgstt 3-1

Başka bir yolu olmalı..evet mutlaka olmalı..ama ne? Çarşamba yurda dönen takıma cuma maç koy,belki şaş kaza yenilir...elinizden geleni yapın...hatta her güne bir maç koyun..ama görüyorsunuz işte,bir türlü olmuyor..yenemiyorsunuz..bahar nerde? hani galatasaray maçından sonra çok kolay oldu,bunlar rakip mi havaları filan ? hani nerdesin bahar toksoy? peki gizem güreşen napıyor acaba! twitterdan bu sefer ne zeka pırıltıları sunacak? arı maja nerelere kayboldu? guidetti,fenerbahçeye yenilmekten bıkmadı mı,usanmadı mı allah aşkınıza? bankanın kızlarını kutlamak gerekir yine de...dünya şampiyonu karşısında bir set aldılar...maç biteli an itibari ile 3 saati geçti ama voleybolmagazin sitesinde hala maçla ilgili bir satır bile yok...voleybol sitesine bak!..bunlar canlarından çok sevdikleri müesseseler yenilince dünyaya küsüyorlar...duayen hasan epirdenin sesi çıkmıyor uzun süredir,hele şu dünya şampiyonluğunun üzerinden biraz süre geçsin de öyle yazsın...plaj voleybolu ya da gençler liginden haberlerle idare ederiz nasıl olsa..
Gerçekten fenerbahçe dikkat ve konsantrasyon kaybını en yoğun yaşayacağı bir maçı,güya kendisine rakip diye ortalarda dolaşan bir takımı bu yorgun ve zihinsel dağınıklık halinde bile yeniyorsa,çok net bir hegamonyadan bahsetmek haksızlık olmaz...geçen seneden daha güçlü bir takımız ve lig dominasyonumuz devam ediyor..hem de her türlü oyuna,hileye ve çakallığa rağmen..arkadaşlar uyanık olun,olun ama fenerbahçeden daha uyanık olmayın...sonra işte böyle dünya şampiyonunun önünde bir kez daha diz çökersiniz...
Son bir cümle fenerbahçe tv'den kıvanç kardeşime...seviyoruz seni kıvanç...

23 Aralık 2010 Perşembe

KUPA KAPAK OLDU



Bizler öteden beri müesseselerin ne kadar klas,kaliteli,nitelikli,vakur,saygıdeğer takımlar oldukları masalları ile büyüdük.Sadece kendilerinin başarıları değil,başka her hangi bir kulüp ya da takımın başarısında da voleybol adına bir başarı olması hasebiyle sevineceklerine inanılırdı.Voleybolun,Fenerbahçe tarafından sahiplenilmeden önce,başıboş kaldığı ve 2-3 takımın kendi kendine eğlenip durdukları fi-tarihinde böyle düşünülürdü.O zaman bir başarı olacaksa kendilerinden başkası bunu gerçekleştiremez diye, kendi kendilerini kandırdıkları dönemlerde böyleydi.Çok zaman geçti,hey gidi günlerdi...Türkiye 67 vilayetti..şimdi 81 oldu..ne Teessüf ki böyle değilmiş,üstelik taraftarı da aynı bunların..taraftar dediysem 3-5 site,birkaç forum açmış müessese yalakasından bahsediyoruz...bütün taraftarları bu kadar çünkü..neyse..Fenerbahçe, birilerinin 40 yılda yanından geçemediği şeyleri 2 yılda elde etti...yani 38 sene boşa mı geçmiş oluyor şimdi,kafam karıştı.Bunlar boşuna mı yaşamış !neyse...bu arada federasyon başkanı içi kan ağlayarak nasıl o tebriği yayınladı,gerçekten gözlerimizi yaşartıyorlar,helal olsun yine de..
Fenerbahçenin daha önce hiçbir türk voleybol takımı tarafından kazanılamayan başarıları kazanması,anlaşılan birilerinde hazımsızlığa sebep olmuş..Meslek icabı biraz kontrol ettim ve fenerbahçe başarıları advers etki olarak gerçekten de aşırı gaz ve şişkinliğe sebebiyet veriyor.Bu gibi durumlarda hiç televizyon açmamak,gazetelerin fenerbahçe ile ilgili haber sayfalarını görmezden gelerek hızlıca geçmek,yandaş ve embedded forumlarda,sitelerde uzanamadığı ciğere murdar demek gibi seçeneklerin yanında BANKA'dan para çekip tatile gitmek veya ECZANE'den bir kutu karboseptin alınarak ta aşırı gaz ve şişkinliği kısmen önlemek mümkün...maalesef bu hazımsızlık,şişkinlik ve aşırı gaz birikmesi kronik olduğundan bununla daha uzun yıllar yaşamayı öğrenmek gerekiyor...

Fenerbahçe Acıbadem Efsanesi

Not: 23 aralık 2010 tarihli radikal gazetesinde mahfi eğilmez imzalı yazıyı izniyle aynen paylaşıyorum :

Fenerbahçe Acıbadem efsanesi
MAHFİ EĞİLMEZ
23/12/2010
Dünyanın en iyi voleybolunu oynayan kadın takımlarımızdan söz edilmemesini anlamak mümkün değil.
Geçmişte başarılara imza atmış olsa da sonradan futbolun gölgesinde kaldığı için ihmal edilmiş olan Fenerbahçe Kadın Voleybol Takımı üç-dört yıl öncesine kadar sıradan bir voleybol takımıydı. Türkiye liginde ikinci olsa başarılı sayılıyordu. Derken Acıbadem Grubu sponsor oldu, sonra takıma takviyeler yapıldı ve teknik heyet değişti. Son iki yılda Fenerbahçe Acıbadem üst üste iki kez Türkiye Ligi Şampiyonu, bir kez Türkiye Kupası Şampiyonu, iki kez Süper Kupa Şampiyonu oldu. İki yıl önce Avrupa’nın ikinci kupası olan CEV Kupası’nda üçüncülük elde etti ve geçen yıl Avrupa Şampiyonlar Ligi ikincisi oldu. Bu yıl salonlarda Fenerbahçe Acıbadem fırtınası esiyor. Son bir haftadır Doha’da (Katar) yapılan dünya kıtalararası voleybol şampiyonasında bu fırtına iyice şiddetlendi ve Türkiye’ye tarihinin ilk dünya şampiyonluğunu getirdi. Bu şampiyonaya 5 kıtanın şampiyonlarıyla geçen dönemde dünyada en iyi çıkışı yakalamış olan Avrupa ikincisi Fenerbahçe Acıbadem, Uluslararası Voleybol Federasyonu’nun davetlisi olarak, wild card ile katılmıştı.

Brezilya’yı yendi
Fenerbahçe Acıbadem geçen yıl yenilgisiz olarak geldiği finalde Volley Bergamo’ya yenilerek Avrupa Şampiyonlar Ligi ikincisi olduğunda aslında sevinmemiz gerekirken üzülmüştük. Çünkü Fenerbahçe Acıbadem’in şampiyon olacağına inanıyorduk. Avrupa Şampiyonlar Ligi’nde daha ilk maçlarını oynarlarken o takımın tarihin en iyi Fenerbahçe’si olduğunu yazmıştım. Eksik bir ifade kullandığımı düşünüyorum şimdi. Bu takım yalnızca tarihin en iyi Fenerbahçe’si değil, tarihin en iyi takımı. Kızlar, Dünya Kulüpler Şampiyonası’nı yenilgisiz bitirerek dünya şampiyonu oldu. Yenilgisizlik ne kelime! Tek bir set bile vermediler. Finalde Brezilya ve Güney Amerika kıtası şampiyonu Solly’s Osasco’yu 3-0 yendiler. Solly’s Osasco takımında dünya ikincisi olan Brezilya Milli Takımı’ndan 6 oyuncu yer alıyordu. Yani Fenerbahçe Acıbadem, dünya milli takımlar ikincisi Brezilya takımını yenmiş oldu. Bu, Türkiye açısından takım sporları tarihinin en büyük başarısıdır. İlk kez bir Türk takımı dünya şampiyonu oldu. Bu başarıyı, sevinci bize yaşatanlara, başta amatör dallara verdiği büyük destek nedeniyle Aziz Yıldırım ve bu takımın kurulup bugüne gelmesinde madden ve manen inanılmaz çaba gösteren Mehmet Ali Aydınlar olmak üzere emeği geçen herkese sonsuz teşekkürler. Umarım bu takım geçen yıl dramatik biçimde kaçırdığı Avrupa Şampiyonluğu’nu da alır ve Türkiye’ye sevinç yaşatmaya devam eder.
Fenerbahçe Acıbadem ile birlikte Avrupa Şampiyonlar Ligi’nde mücadele eden öteki iki Türk takımı, Vakıfbank Güneş Sigorta ve Eczacıbaşı da çok iyi gidiyor. Bu yıl Avrupa Şampiyonlar Ligi’ne Türk takımları damgasını vuracak. Benzer bir başarı kadın basketbolunda da söz konusu. Bu yıl Fenerbahçe kadın basketbol takımı, eğer bir şanssızlık olmazsa Avrupa Şampiyonlar ligini şampiyon olarak bitirebilir. 8 maçta yenilgisiz olan tek Avrupa takımı Fenerbahçe. Galatasaray henüz son dörde kalacak düzeyde görünmese de bir sürpriz yapabilir.
Kadın voleybolunda ve basketbolunda Avrupa ve dünya çapında böylesine önemli başarılar var ama ne yazık ki spor programlarında hep futbol konuşuluyor. En fazla para futboldan kazanıldığı, en fazla reyting futboldan geldiği için bunu anlamak mümkün. Ama dünyanın en kötü futbolunu oynadığımız halde her maçtan sonra saatlerce konuşulurken, dünyanın en iyi voleybolunu oynayan kadın takımlarımızdan söz edilmemesini anlamak mümkün değil.

Dünyanın En Değerlisi ve En İyi Servis Atanı

22 Aralık 2010 Çarşamba

Sarı Melekler Kupayı Lefter'e Götürmeli

Büyük Fenerbahçe ruhuna,takımına ve oyuncularına yakışan böyle bir vefa örneğidir.

FIVB "Trentino and Fenerbahce on top of the world".



Fivb resmi sitesi 'FENERBAHCE DÜNYANIN ZİRVESİNDE' demiş...aşağıda da iki ntvspor okuyucu yorumu var..anlayana da gelsin,anlamayana da...

“Sarı meleklerimiz çene kapatacak kadar büyük bir kupa aldı..”
“Spiker,artık Fenerbahçeden çok daha büyük başarılar bekliyoruz diyor.Daha büyüğü mü var kardeşim,işte DÜNYA ŞAMPİYONU..!”

Armanın Gururu Sarı Melekler


Türk spor tarihinin gelmiş geçmiş en büyük takım sporları başarısını kazanan büyük Fenerbahçe Acıbadem takımımızı,başkanımız Mehmet Ali Aydınlar başta olmak üzere bütün kalbimle tebrik ediyorum.Bize tarifi imkansız bir gurur ve mutluluk yaşattıkları için ne desek az olacağından, bu faslı fazla uzatmayacağım.Voleybol sporuna fenerbahçenin ve sayın Mehmet Ali Aydınlar'ın girmesiyle türk voleybolu hem kendini aştı,hem de ilgi arttı.Artık altyapılarda yedek olarak kulübe katılmayı bekleyen yüzlerce kızımız var.Müesseselerin birbiriyle yarıştığı,tribünlerde 10-15 kişinin olduğu final maçları günlerinden bugünlere geldik.Bir takımın bilmem kaç sene art arda şampiyon olduğu sözde çakma ligler de gördü bu gözler...Son zamanlarda ülke çapında voleybola ilgi oldukça kısıtlanmış,medyada kıyıda köşede 2-3 satırla sınırlanmıştı.Fenerbahçemizin bu işe el atmasıyla hem vakıfbank gstt hem de artık voleyboldan elini eteğini kademeli olarak çekmeye başlayan eczacıbaşı,rekabet ortamını görünce hiç olmadıkları kadar güçlü bir kadro kurdular.Kendilerinin heyecanı sönmüşken bu ateşi tekrar fenerbahçe sayesinde yeniden yakmış oldular.Antonella del core ve glinka gibi oyuncuların türkiyeye gelmesi,neslihan darnelin yeniden türkiyede oynama şevkinin gelmesi hepsi fenerbahçenin bu yükselişini ve hegamonyasını kırmaya yönelik girişimler olarak tarihe yazıldı.Bu sporda Fenerbahçemizin,müesseselerin yıllardın yapamadığını sadece 2 sene içinde gerçekleştirmesi elbette hazmetmesi kolay bir durum değildir.Hazmetmek derken,voleybolmagazin ve diğer müessese siteleri tarihte eşi benzeri olmayan bu başarıya kör,sağır,dilsiz yaklaşımlarını devam ettirirken her hangi bir utanma ihtiyacı hissetmiyor.Damla'ya bu mudur sizin voleybol sevginiz? diye sormadan geçmek olmaz..Başarıyı vakıfbank ve eczacıbaşı kazanırsa sevinecek onlar,tabi kazanırlarsa...Neyse gereksiz konulara girmeyelim.
Fenerbahçemiz bugüne kadar kimselere nasip olmayan bu büyük zaferle dünyanın en iyi kadın voleybol takımına sahip olduğumuzu bize fiili olarak ta kanıtlamış oldu.Osasco takımını üst üste 2 sefer 3-0 yenmek,fenerbahçe dışında hiçbir takımın yapamayacağı bir şey,ki bunu bergamo-osasco maçında gördük.Voleybola yeni bir soluk,heyecan ve en önemlisi kalite getiren fenerbahçe acıbademi bir daha kutluyorum...ayrıca şampiyona süresince twitter üzerinden sürekli takımın durumunu bizlerle paylaşan asliko76 ya ve ilgi-desteğini eksik etmeyen voleybolx sitesine de teşekkürler...
İyi ki varsınız armanın gururu sarı melekler...teşekkürler...

21 Aralık 2010 Salı

Milliyet Yılın Sporcusu Ödülleri

Uzun yıllardır zaman gazetesinin yaptığı ile birlikte ciddi bir öneme sahip olan ödüller için ben de tercihlerimi yaptım;
Yılın sporcusu : Nevin Yanıt
Yılın takımı : Fenerbahçe Acıbadem
Yılın antrenörü : Bogdan Tanjeviç
Yılın futbolcusu : Alex de Souza
Yılın spor adamı : Sadri Şener
Dünyada yılın sporcusu : Xavi Hernandez

Final Günü

En çok sevindiğim konu osasco ile 2. kez karşılaşacak olmamız..açık söylemek gerekirse osasco ve bergamo dışında diğerleri zayıf takımlardı.Günün konusu,Osasco'nun ilk maçın ardından bize karşı nasıl bir reaksiyon göstereceği..bizim açımızdan ise son derece formda ve bütünleşmiş görünen takımımızın 'final kazanma' alışkanlığı kazanması için güzel bir adım olup olamayacağı önemli...winner olmak çok önemli..bu finali de her hangi bir şekilde kaybedersek ister istemez acaba f4 te de yine benzer bir durum mu olacak diye düşünenler mutlaka çıkar.Çünkü böyle dominant bir şekilde finale gel ve orada kaybet...bunlar dengeyi bozabilir...o yüzden bu maç çok ama çok önemli...zaten kağıt üzerinde dünyanın en güçlü takımısın bunu osasco gibi bir takımı 2 sefer üst üste yenerek te dünyaya ''fiili'' olarak kanıtlama fırsatına sahibiz...bu osasco,fenerbahçenin olmadığı bir avrupada oynasa her sene şampiyon olabilecek kadar güçlü bir takım.bu fırsatı kaçırmamak oldukça önemli...işimiz hiç kolay olmayacak..ama eğer kolay olursa barcelona'nın voleybol versiyonunu fenerbahçe acıbadem şahsında izlemiş olacağız...bugün alınacak kupa bizim önümüzü tamamen açacaktır.Artık osasco da bizi yenemezse sanırım sheilla castro ve unilever'i getirmekten başka çare kalmayacak...

19 Aralık 2010 Pazar

Mundial

Formalar



Osasco maçındaki bu formalar en iyisi.Çubuklu ön tarafının arkasına sarı güzel açıyor.Lacivert yapıyorlar çok karanlık duruyor.Bu formayla devam etmeleri çok hoş olur.Orijinal bir görüntü gerçekten...En azından italyan takımlarından çarpma portakal forma değil.Herkes Ewa ne kadar güzel diye gözlerini ovuyor ama LİUBA'ya baktıklarında daha güzel olduğunu görmek zor değil.

17 Aralık 2010 Cuma

Melekler Samba Yaptı !

Fenerbahçe Acıbadem 3 - osasco 0
''Çevreye verdiğimiz rahatsızlıktan ötürü özür dileriz.''

not:başlık hürriyetten,yorum bir okuyucudan...daha güzelini bulamadığım için bunu koydum...

16 Aralık 2010 Perşembe

Penelope Jane Taylor



Macaristan deplasmanında kabus gibi bir ilk yarı,son derece saldırgan bir seyirci ve parkede sürekli provokatif bir rakip....Diana taurasi yok...ötekiler gününde değil...rakip her attığını sokuyor...2. devre başlıyor fazla umut yok..derken..penny öyle bir oyun oynamaya başlıyor ki ben televizyon karşısında şoke vaziyetteyim..benimle yaşıt bu müthiş oyuncu diana taurasi gölgesini üzerinden ustalıkla kaldırıp attığını cümle aleme ilan etmiş oldu...Hak ettiğin gibi değer görüyorsun, ve görmeye de devam edeceksin avustralyalı...

Osasco - Fenerbahçe Acıbadem


Katar dünya şampiyonasının benim açımdan tek önemli noktası Osasco maçı...Her zaman Osasco yada unilever ile fenerbahçenin maç yapması hayallerimi süslerdi...sonunda bugün o gün işte...

15 Aralık 2010 Çarşamba

Fenerbahçe Acıbadem - Dinamo Moskova 3-0

Geçen hafta oynanan maç için yazdıklarımızı tekrar okuduk ve istanbuldaki maçın bu sonuçla bitmesi yüreğimize su serpti.Nedeni basitti.Şampiyonluk yolundaki en önemli 2-3 rakipten biri olan rus takımına 2 maç üst üste vermek mental olarak şampiyonluğa bu sene de hazır olunmadığını bize gösterecekti.O yüzden ilk maçtaki hataları fazla eşelemeden bu maçı beklemenin uygunluğu ortadaydı.Fenerbahçe istatistiklere bakıldığında inanılmaz bir oyun ortaya koymasa da, inanılmaz bir vücut-zihin berraklığı ve saha içi yardımlaşma bilinciyle dinamo moskovaya 45 sayı bile yaptırmadı ki bu olsa olsa bir rüya olurdu.Takımda ilk maçlardaki saha içi uyumsuzluktan eser yoktu.İnanılmaz topları çıkardık ki geçen sene aynısını foppapedretti bize yapmıştı.Açıkçası işin istatistiklere bakan kısmından hareket etmmeyi diğer bloklardaki arkadaşlara bırakarak başka şeylerden bahsetmek istiyorum.Fenerbahçe bu mücadelesi ve hırsı ile mental level atlamasını tamamlamış gözüktü.Tabii ki bu Osasco maçını da aynı hafta oynamak oyuncularımızın çıtasında ciddi bir ivme oluşturacak,zira avrupa şampiyonluğu isteyen fenerbahçe ve eczacıbaşı vitra gibi takımlar için türkiye ligi büyük handikap...hele hele eczacıbaşı grubunda da çok zayıf ekiplerle oynadığı için ilerki turlarda bunun acısını çekecek.Fenerbahçe bu açıdan da iyi bir grupta..bergamo deplasmanı da takımımız için f4 yolunda çok güzel bir hazırlık olacak.Bütün takım elinden geleni yaptı ve osmokroviçin dönüşünü bu galibiyetle kutlamış olduk...Kendisi bu takımın en önemli uzuvlarından biri ve artık sakatlanmamasını temenni ediyorum.Sokolova, dünya şampiyonasında rusya'nın bu kadar kolay şampiyon olmasının gamova'dan önceki ilk sebebiydi...Fenerbahçede aynen devam ediyor...gerçekten bize italyada sunduğu resitali türkiyede sunmaya başladı...Rus takımı ilk maçta düştüğü yanılgıdan acı bir şekilde uyandı.Kendileri ileride yine bize rakip olacağından bu sene bir fenerbahçe -moskova düellosunun ilk 2 ayağını geçtiğimizi söyleyebiliriz.Maç genelinde 7 ace , 9 blok..servislerde de yüklenmişiz makhno'ya...ayrıca mükemmel karşılamada carolina da iyi olmayınca çöktüler...ama sadece bu sebeple olmadı bu çöküş...goncharova hücümda 3 setlik bir maç için rekor hücüm teşebbüsünde bulunmuş,bir de carolina var ama bunların yüzdesi çok düşük...rakibi tam anlamıyla pasifize etmişiz...belki geçen haftadan çok havaya girmişlerdi ama büyük takım isen ciddiyeti elden bırakmayacaksın...takımımız 4 günde önce zihin olarak ayağa kalkmış,sonra da bugüne kadar izlemediğimiz şekilde uyum içinde ve yüksek motivasyonla parkedeydi...her zaman bu takımdan gurur duyduk yine göğsümüzü kabarttılar...helal olsun...tek bir not erkek takımımıza...sorun değil fenerbahçe için karda-kışta bu vefakar taraftar o salona gelir...vefakar taraftarın hakkı mağlup olsan da parkede canını dişine takmandır...bırakın buna hakkımız olsun...

9 Aralık 2010 Perşembe

9 Aralık Doğum Günü

Doğum günü kutlamak adetim değildir.Voleybol camiası adına federasyonun kutlama tebriği yayınlaması gerekir...O'nun sırtından geçiniyoruz milletçe...nedeni bu...

Fenerbahçe Acıbadem'e balans ayarı

Liubov Sokolova commented: “It is a pity to lose with such a score, but I think that we are not ready to show our best. Our target is to advance to the final this year, so we have to train a lot and create the right and necessary team work”
'PerFormansımızı sahaya yansıtamadık.böyle bir sonuçla kaybetmek üzücü oldu.Hedefimiz bu yıl final,bu sebeple daha çok çalışıp takım savunmamızı oturtmalıyız.'' demiş Liubov Sokolova...
Rus antrenörPerepelkin de 'kendi açılarından böyle iyi bir maç ve harika bir defans performansı hatırlamadığını' söylemiş...Maçın oyuncusu bizim Oksana olmuş...Fenerbahçenin kaderi zaten eski oyuncularından yana hiçbir spor branşında gülmedi.Bir sefer daha TRTTÜRK kanalının çekim farklılığından bahsetmek gerekir çünkü oyuncular gerçekten çok tuhaf görünüyor tv'den..
Maça gelirsek; 3-0 iyi olmadı.Bir açıdan bu maç telafi edilebilir ama diğer yönden bazı noktalara ışık tutmak gerekiyor.Eğer istanbuldaki maçı da verirsek tehlike çok farklı açıdan yorumlanabilir.O maçı beklemek gerekir.Bu kızlar 58 maçta 3. yenilgilerini almış.Türkiyede idmanlar bile daha çekişmeli geçerken,dinamo moskova gibi -yaz aylarında yazdığımız gibi kupanın banko finalisti- karşısında bu salonda herkes yenilebilir.Ze Roberto takımı henüz avuçlarına alamadı.Kendi özelliklerini oyunculara yansıtması anlaşılan 1 ayını daha alacak.Tahminim eczacıbaşı vitra maçında ze roberto takımını izleyebileceğiz,o zamana kadar sürpriz performanslara hazır olmak lazım.Dinamo moskova şimdiden mental olarak finale çıkmış zaten.Sorun yapılacaksa bizim takımımız daha bir hafta önceden bu maçla ilgili mental hazırlıklara başladığı halde,neden saha içinde pasif bir görüntü vermektedir?Önemli olan bu.yoksa eczacıbaşı vitra ya da villa cortese de burada bu maçı kaybedebilir...Türk oyuncuların karakteristik özelliği diyeceğim ama parkede türk yok 2 kişi hariç..Sokolova'nın dediği gibi takım olarak bir bütünlük sağlayamazsan dünyanın en büyük oyuncusu kadroda olduğu halde vasatı aşamıyorsunuz...Manşet hataları,hücümda etkisizlik v.s konuları burada belirtmek bu aşamada gereksiz...istanbuldaki maç bence en önemli kıstas...O maç aynı rusyadaki maça benzer ise gerçekten çok ciddi sorunlardan bahsetmek gerekecek...Öte yandan bu mağlubiyet oyuncuların stresini alması açısından iyi oldu,aynı şekilde katar turnuvasında da çok güçlü bir osasco takımı bizi bekliyor.
Diğer maçlar için de birkaç şey söylemek istiyorum.Eczacıbaşı vitra kendi grubunun açık ara en kaliteli takımı olduğundan rahatlıkla bütün maçlarını en kötü 3-1 lik skorla kazanıp üstlere çıkacak,vakıfbank gstt ise daha naif bir yapıda olduğundan ,onların günlük performansları ne kadar ilerleyeceklerini belirleyecektir.Türk takımlarının genel görüntüsüne baktığımda en hazır eczacıbaşı vitra...vakıfbank için biraz beklemek gerekecek...fenerbahçe ise ze robertonun takımı olmak zorunda...

8 Aralık 2010 Çarşamba

Mehmet Bedestenlioğlu

Türkiye'yi 2. kez katıldığı dünya şampiyonasında 6. olurken çalıştıran antrenörün bileti kesilmiş.Beni milli takımın başına getirseler aynı dereceyi alırdım.Bunun nedenini her zaman söylüyoruz ve bu böyle devam edecek...Bu başarı neslihan darnel başarısının ötesinde bir başarı değil.Chiappini istifa edince DURUMU KURTARMAK İÇİN apar topar mehmet bey takımın başına getirilmişti.Turnuvadan sonra ortalık durulunca da görevden aldılar.Çünkü o tarihte göreve getirebileceğin yabancı hoca yoktu...Mehmet bey havaalanlarında filan karşılaştığım kadarıyla oyunculara antrenörden çok baba gibi davranıyordu.Babalık ayrı,anrenörlük ayrı...

7 Aralık 2010 Salı

"Tengo fé en que algún día volveré"

İnanıyorum ki bir gün tenerife'ye döneceğim...
Türk voleybol tarihinin gördüğü ve görebileceği en büyük oyuncunun ispanyol basınına verdiği beyanat...Orada geçirdiği zamanı hatırlayınca ilginç geldi.Buna benzer 'anlaşılması güç' beyanatlar geçen sene final serisi sonunda da aynı ağızdan söylenmişti.Mesela; Gamova'ya neden ödül verilmişti? Sonuçta Türk değildi ve sonra çekip Rusya'ya gitmişti...Mantığa bakın..Süperyıldızımıza göre hakeden o ödülü haketmiyor...Hak etmek için Türk olmak birinci şart... O seride fenerbahçe çok şanslıymış...Farklı maçlar izlemiş olmalı insanlar...Saymakla bitiremeyiz o yüzden konu başlığı ile ilgili 2 kelam edip bırakacağım.Herkes bilir ki şu anki takımında 30-32 yaşına kadar oynadıktan sonra galatasaray'a imza atacak...galatasarayı tuttuğu için değil,kendisi beşiktaşlı...eş kontenjanından galatasaray forması giyecek...o yüzden bu şekilde beyanat verip te ispanyolları yanlış yönlendirmenin alemi yoktu...sağlık olsun, kendisini her şeye rağmen,bütün kusurlarıyla çok seviyoruz...

Resmi Site ve Türkiye Kupası

Voleybol Federasyonu resmi sitesi ilk 3 hafta sonunda puan durumunu yayınlamış.Bilin bakalım lider kim? Haha,tabii ki fenerbahçe değil..Evet..Federasyona göre 3 maç sonunda set vermeyen fenerbahçe,3 maçta 1 set veren müessesselerden alt sırada! Federasyonun adaletine bakın! Bunlar utanmadan bu işi yapıyor biz mi utanacağız !

1 ECZACIBAŞI VitrA 3 3 0 9 1 9 9,000 2 1 0 0 0 0
2 V.GÜNEŞ SİG. T.TELEKOM 3 3 0 9 1 9 9,000 2 1 0 0 0 0
3 FENERBAHÇE ACIBADEM 3 3 0 9 0 9 max 3 0 0 0 0 0

Bu federasyonun aklına gelen şeytanın aklına gelmez...
Daha bitmedi tabi,büyük federasyon, vitranın hiç olmazsa finale kadar yolunu açmak için türkiye kupasında da düğmeye basmış...Tabii vitra için bir kurban vermesi gerekirdi ve vkfbnkgstt takımını vermiş..burada da olmaz ama belki fenerbahçeyi elerler de kurtuluruz düşüncesine girmişler...Kısa yoldan şöyle bir tavsiyem olacak;bu hafta ertelenen lig maçını da türkiye kupası ile 3 saat arayla aynı gün oynatın...şu çok havalardaki bahar o çok alıştıkları fenerbahçe tokadını aynı gün içinde 2 sefer yesin bakalım...Uğraşmayın arkadaşlar,uğraşmayın...geçen sene doymadınız heralde fenerbahçeye...fenerbahçe size ne yapıyor böyle de bu kadar sabırsızlanıyorsunuz ?
NOT: FEDERASYON HATASINDAN (!) DÖNDÜ VE REZALETİ DÜZELTTİ.

6 Aralık 2010 Pazartesi

AROMA KADINLAR İDMAN LİGİ


Fenerbahçe,karşıyaka izka inşaat maçına çıkıyor,25-6....Vitra,2 maçta set kaybetmeyen iller bankası ile oynuyor,25-7...Çekişmeli geçeceği düşünülen galatasaray-vkfbnkgstt maçına bakıyorsunuz bahar hanım maç sonrası pişkin pişkin kolay olduğundan,zorlanmadıklarından dem vuruyor...Hangi ligten,hangi çekişmeden bahsedeceğiz?Bu kadar zevksiz bir ligte salona gidip seti 25-6,25-7 biten bir maçta hangi voleyboldan,hangi voleybol aşkından bahsedeceğiz? Bahar hanıma bakar mısınız sanki fenerbahçe'de ya da osasco'da oynuyor da rakip çok zorlamamışmış!İvana Djerisilo olsaydı görürdüm ben sizin havanızı..Sizde fenerbahçeyi hiç zorlayamıyorsunuz kuzum oturup biz de mi ağlayalım ? Şu kibirden sıyrılın artık...Mesele para meselesi...Yani bahar,çok büyük oyuncu olduğun için bu fark oluşmuyor rakiple,senin bankan parayı bastırıp glinka transferini yaptığı için oluşuyor bu fark...anlaşılan vkfbnkgstt ve vitra 15 günde bir fenerbahçe hezimeti yaşayacak,aksi halde 2 günde havaya filan giriyorlar.Ligimiz bu sene müesseselerin fenerbahçeye karşı 'var olma' mücadelesinden başka bir anlam taşımıyor.17 kez arka arkaya nasıl şampiyon olunduğunun şifreleri bu hafta karşıyaka ve iller bankasını izleyince daha iyi anlaşılıyor.Bu sene de başaramazlarsa artık önümüzdeki sene vkfbnkgstteczbşvtr takımını izlemeye hazır olalım benden söylemesi...Fenerbahçem gerçekten nasıl bir takımsın ki rakiplerin el ele kol kola,sarmaş dolaş...Bugün can ciğer olan iki müessese fazla değil kısa bir süre önce büyük rakip değil miydi? Şimdi ismi vitra olan müessese değil miydi vfbnk ve gsigorta birleşince salonunun duvarlarına teker teker yetmedi,hep birlikte gelin diye yazan...şimdi ne değişti ?

Koca Beşiktaş 2 kişiye oynadı !

Siyah beyazlıların erkek voleybol takımının Akatlar’da Belediye’ye 3-1 yenildiği maça 2 biletli seyirci geldi.
Hürriyet gazetesinden Celal Demirbilek haberi bu şekilde.
Türkiye'de güzel kız izlemeye gelen insanları voleybol seyircisi artıyor,voleybol hak ettiği değeri alacak diye değerlendirenlere...galatasaray-vkfbnkgstt maçında 10 kişilik coşkulu müessese taraftarlarını! izleyenlere...tribünde galatasaray seyircisi göremeyenlere...dağ başına salon yapan 'duayen' müessesenin,iller bankası maçında kaç memura,pardon seyirciye oynadığını bilenlere...Celal Beyin bu haberini ithaf ediyorum...

4 Aralık 2010 Cumartesi

Euro volley 2011 Sırbistan-İtalya


A Grubu ( Belgrad): Sırbistan, Almanya, Ukrayna, Fransa
B Grubu (Monza): İtalya, Türkiye, Azerbeycan, Hırvatistan
C Grubu (Zrenjanin): Polanya, Çek Cumhuriyeti, Romanya, İsrail
D Grubu (Busto Arsizio): Rusya, Hollanda, İspanya, Bulgaristan

Gruplar böyle çıkmış.Hayırlı olsun.En rahat polonya grubu.Onlar birinci çıkar.Rusya SHACHKOVA oynarsa kupayı alır,oynamazsa da alabilir ama zorlanır.A grubu en zevkli grup.İvana ve vesna oynarsa sırplar lider çıkar.Biz,büyük oyuncumuz neslihan demir darnel ne kadar ilerlerse o kadar gideceğiz.Bizim gerçeğimiz maaesef budur.Bu turnuvada İyi bir italya takımı rusya-italya finalini bize izletir.Dİğer final favorim iç çekişmelerinden arınmış bir polonya takımıdır.Hollanda, türkiye için ne dediysek aynısı, manon flier ne kadar ilerlerse, o kadar...

2 Aralık 2010 Perşembe

Müessese günlüğü

Kadınlar Şampiyonlar liginde 2. haftayı da geride bıraktık.Vkfbnkgstt takımı benim hatun Bednarek'in oynadığı MUSZYNIANKA takımını eli boş göndererek iyi bir iş çıkardı.Vitra ise kalitesiz ispanyol liginde 2. olan Jamper takımına da 1 set vermiş.Bu sene geçen seneden farklı olarak takımlar fenerbahçe'nin büyük gücü altında ezilmemek için önemli isimleri kadrolarına kattılar.Vitra,Antonella transferiyle bile -herkes bilir ki italyan oyunculara yakınlığım var- o soğuk görünümünden sıyrılamazken,vfbnkgstt,takıma son derece zarar veren birkaç isimle yollarını ayırmak ve glinka gibi büyük bir oyuncuyu kadroya dahil etmekle imajını epey bir düzeltmiş görünüyor.Maya poljak isimli oyuncunun takımda kalması tek eksileri.Neyse...Her zaman söylüyorum özellikle vitra en büyük gücünü magazinsel ve forumsal sitelerden alırken,tarafsız ve gerçekleri yazan ulusal site bulmak zor.Sadece voleybolx bu işte gerçekten diğerlerinden daha önde gidiyor.Tarafsız olarak başka site önermek zor.Vitralı kızların moderatör olduğu kulüp aleyhtarı magazinel siteler ve 15-16 yaşlarında çoluk çocuğun moderatör olduğu diğerleri...
Konuya geri dönecek olursak ilk 2 maç sonunda görünen,zayıf rakiplere karşı rahat galibiyetler alan müesseselerin en ciddi güç denemesi büyük fenerbahçe önünde olacak.

1 Aralık 2010 Çarşamba

Giovanni Guidetti

Geçen hafta ntvspor röpörtajında söylediklerinden olsa gerek,iyi bir uyarı aldığı hatta kulağının çekildiği duayen müesseselerin en büyük hamisi,destekçisi magazinsel voleybol sitesine verdiği 'kusurum büyük,affola,ben bir hata yaptım büyüklük sizde kalsın' röpörtajından belli olan italyan, anlaşılan başta vitra ve vkfbnkgstt olmak üzere birçoklarının öfkelenmesine sebep olmuş.O röpörtajda kulüplerin neredeyse hazıra konduğunu,takımlar arasında(türk oyuncuları kastederek haliyle)büyük farklar olduğunu,yani altyapıların yetersiz olduğunu ima etmişti.Tabii bu,çok uzun yıllardır sadece voleybol takımı ve altyapısı olduğu,bu sporda 'duayen' kabul edildiği halde,özellikle son zamanlarda fenerbahçe karşısında ezilen güzide takımlarımızı ziyadesiyde kızdırmış oldu.Guidettiyi çok iyi anlıyorum.Neden mi? Müesseselerin dokunulmazlığı vardır,onların altyapılarına,oyuncularına,transfer politikalarına herhangi bir eleştiri yapmanız, anında 'embedded' siteler tarafından 'BAN' lanacaktır.Biz bunlara alıştığımız için blog sitelerine yöneldik.İki üye arasındaki konuşmalara müdahale ederek insanları size karşı kışkırtan moderatörlere sahip siteler bunlar.Tabii bu siteler 'Damla'ya,'Damla'ya 'Ün'lenen siteler,hoş görüyorum.Guidetti hemen onlardan birine acele sipariş bir röpörtaj verip federasyonun amerikada,italyada,polonyada bile olmayan inanılmaz tesisler yaptığını,müesseselerin altyapılarının muazzam olduğunu filan belirtmiş.Sağlık olsun...

Split - Fenerbahçe Acıbadem 0-3 Akılda kalanlar

Öncelikle salon güzeldi.Trttürk heralde sanatçıların en sevdiği kamera kayıt sistemiyle yayın yapıyordu zira oyuncular parke üzerinde çubuk kraker gibi duruyordu.Bir ara heather bown olsa bu çekim değişikliğiyle manken sanacağız diye düşündüm.Maçın kıymet-i harbiyesinin aldığımız 3 puan ve dünyanın en güzel ülkelerinden birisine yapılan muhteşem turistik bir gezi dışında kızlarımız için pek önemi yoktu.Tribünde bizim duayen müesseselerimizin maçlarında sıkça gördüğümüz minik takım oyuncuları ve oyuncu aileleri dışında gerçek seyirci olmaması ve hırvatların Burazer isimli 22 lik oyuncusunun bizim duayen takımımızdaki bir oyuncumuza tıpatıp benzemesi acaba sahada vitra takımı mı var diye düşündürdü.Neyse ki vitra bu sene fenerbahçeyi bu split takımından biraz daha zorlayacak.İnşallah kızlar hırvatistanda iyi bir gezinti yapmıştır.Bu yoğun tempoda güzel bir kafa dinleme oldu.Eda,fofao tarafından bu şekilde beslenirse ve bloklardaki yer tutuşunu 1 level yukarı çekebilirse gerçekten orta oyuncular arasında çok üst seviyede olacak.Ergül de bu şekilde yetişirse fenerbahçe 10 sene ortadan sorun çekmez.Rakip zayıf olduğundan herhangi bir değerlendirme hatalı olur.Takımımızdaki bütün oyuncuların Liubov sokolova şaşkova'ya bakışlarını gördükçe O'na ne kadar saygı duyduklarını anlıyoruz.

29 Kasım 2010 Pazartesi

Derbiler Haftası

Basketbolu ve genç bayan ve erkek voleybol maçlarını da sayarsak toplam 5 derbide 4 galibiyet 1 mağlubiyetimiz var.Mağlubiyetten başlayalım.Neticede korktuğum başıma geldi ve galatasaraya yenildik.Takımlarımız uzun süredir galatasaraya herhangi bir branşta maç vermiyordu.O yönden alışılmadık bir durum ama içim kan ağlasa da belirtmeliyim ki bu kadar ruhsuz ve kendinden haberin yok gibi oynarsan yenilirsin.Sezon başından beri fotoğrafın tamamına baktığımda çok dengesiz ve serkeş bir görüntümüz var.Haydi salon evime 2 adım mesafede kadın-erkek her maçta tribündeyim ama uzaktan gelenler için zaten erkek maçlarına seyirci çekmek kolay değil ve sen bu şekil görüntü verirsen o salona 200 kişi ancak o da belki çekersin.Sezon başı hadi kupa maçıdır,ilk maçlardır şudur budur,dedik ama bu işin şakası yok.İBB,Arkas,ziraat,halk v.s bunlar bu sene o kadar kolay halt edilemeyecek.Eksik olan nedir anlamıyorum bu kulüp size her imkanı sunuyorsa siz de elinizden gelen çabayı göstereceksiniz.Erkek voleybol takımımız bir an evvel toparlanıp kendi hüviyetine bürünmelidir.
Bayan ya da kadın voleybol takımıza gelince,vitra ve belki vkfbnkgstt karşısında 1-2 set kaybı dışında bütün sezon maçlar böyle gidecek diye ben kendimi şartladım.Ze roberto daha önce tahmin edilenin aksine EWA'yı değil Sokolova'yı dinlendirerek takımın asli 1 numarasını kanımca belirlemiş oldu.Geçen hafta Sokolova için söyledikleri ile zaten bunu belli etmişti.

26 Kasım 2010 Cuma

FenerbahceAcibadem ISTANBUL gets revenge from last year's final

Başlık CEV resmi sitesinden.Aynı fikirde değilim.Final maçının intikamı grup maçında alınamaz.Ama alınacağına süphem yok.Nasıl alınır derseniz,bu intikam kupayı türkiyeye getirmekle alınır başka türlü alınmaz.

Giovanni Guidetti'nin yorumları üzerine

Mütevazi italyan dün neredeyse içini dökmüş.İlk okuduğum zaman zamanlaması doğru mu diye düşündüm.Sonra hak verdim iyi bir zamanda konuşmuş.Genel olarak katılmakla birlikte aklıma acaba almanya olayından dolayı bir kızgınlığı var mı diye geldi ama sonradan öyle değildir diye düşündüm.Türkiye'de gerçek anlamda lig olmadığını,yedek 6oyuncusu ile çıksa bile birçok maçı kazanabileceğini,3-4 takım dışında voleybola yatırım yapılmadığını,italya liginde her maçın ayrı bir savaş olduğunu ve bütün her şeyi federasyonun yaptığını v.s söylemiş.Bunların hepsi maalesef doğru.Bugün vitra takımı darnel ve antonellayı 1 dakika bile kullanmadan ligdeki 8-9 takımı rahatlıkla yenebilir durumdaysa,derbi maçlar artık derbi antrenmanı formatına dönüştüyse bu bütçe meselesi oluyor haliyle.Voleybola ilgi duymak işin bir parçası ama maddi kısmı en büyük parça.Konu çok
çetrefilli.İtalya ile kıyaslaması ise olmaz çünkü her takım çok önemli sponsor destekleri ile o ligde mücadele ediyor.Ayrıca voleybol kültürü bizden çok ötede bir ülke.Son 3 yıldaki fenerbahçe desteği olmasaydı bugün vitra ve vakıfbank gstt kadrosunda antonella ve glinka olur muydu bilinmez.Bu anlamda medyada gittikçe artan oranda yer bulan voleybol haberlerinde fenerbahçenin katkısını inkar etmek eczacıbaşı ceo'su için bile mümkün değildir.Her şey bir gecede olmuyor.Voleybolun daha ileriye gitmesinde galatasaray ve beşiktaşın mutlaka olayı çok daha ciddiye alması şarttır.

25|11|10 FENERBAHCEACIBADEM ISTANBUL-NORDA FOPPAPEDRETTI BERGAMO 3-0


Şampiyonlar ligi sezonu bizim için başladı,hayırlı olsun.Tam olarak anlayamasam da foppapedretti bergamo geleceğin italyan milli takımı ile istanbula geldi.Grupta ayrıca moskova gibi bir takımın da olduğunu düşünürsek,stratejik bir hata olarak gördüğüm bu olay yüzünden bergamo artık en iyi 3. ler arasında yer bulmaya çalışacak gibi gözüküyor.Puanlama sistemindeki değişiklikler yüzünden gruplarda her şey mümkün.Ya italyan oyuncular çok değerli ya da bizim yıldızlar apar topar takıma katılarak hata yaptı.Ben içinden çıkamadım.Sonuca baktığımız da ise yaklaşık 70 dakika süren bir maç oldu.Toplamda yaklaşık 150 sayı var.Bu veriler oyunun hızlı oynandığını ve hatalarla dolu olduğunu gösteriyor.sezon başı olması,hazır olmama durumları vesaire nedeniyle çok önemsemenin alemi yok.Takım ze roberto ile birlikte çalışmaya daha 2 gün önce başladı.Parkede oyuncularımızın birbiriyle çarpışması gibi lise takımı hatalarını bile gördük.Bunların hepsi olur,normaldir.Vitra takımı da normalde 20 sayı vermeyeceği volero zürihe set vermişti.Önemli olan geçiş,hazırlık dönemlerini en az hasarla atlatmak.Fenerbahçe olarak yaptığımız en büyük transfer kanımca EWA değil,Liubov sokolova şaşkova..Dün kırılma anlarında hep sahnedeydi.Seda vasatın altında oynadı,bir ara fofao ısrarla üzerinden oynatmak istedi.Olmayınca çok üstelememek lazım ama fofao'ya hiçbir kimse voleybolu öğretemez,kimsenin haddine değildir.Maçtaki en ilginç görüntü ise ze roberto'nun mola sırasında nihan'dan 4,5,6 diye sayıların türkçe okunuşlarını öğrenmeye çalışmasıydı,bunu görmek gerçekten beni çok mutlu etti.Bu,açıkça ze roberto'nun ne kadar profesyonel ve önemli bir voleybol adamı olduğunu bize bir kez daha göstermiş oldu.Tribünlerde başkanlar yanyana iken alex de souza da ailesi ile tribündeydi.İş saatimin uygun olmaması nedeniyle burnumun dibindeki maçı salondan değil de televizyondan izlemek benim adıma akşamın talihsizliği oldu ancak bu diğer açıdan erkek takımımızın Tours zaferini kaçırmamı engelledi.Son 2 günde futbol,basketbol ve voleybolda bütün takımlarımız bizi galibiyete doyurdu.Özellikle ekaterinburg zaferi çok şey ifade ediyor,bayan basketbol takımımızı kutluyorum.Basketboldaki sokolovamız olan diana taurasi'ye ayrıca sevgilerimi yolluyorum.Her zaman eleştirilen nihan bir kaç zor serviste çok başarılı manşet alıp direk fofao'yu gördü,hakkını yemeden tebrik edelim.Ze roberto demek disiplin demek ,maç içerisinde kızlarımız bunu yakından hissetti bu da ayrı bir güzellikti.Seyirciyi görünce bu sezon bütün maçları kapalı gişe oynayacağız gibime geldi.Gerçekten fenerbahçe seyircisi artık bütün spor branşlarına aynı hassasiyeti göstermeye başladı.Takımlarımız iyi oynuyor ve bu ilgiyi fazlasıyla hakediyorlar.Bergamo anlaşılan bu yıl bu genç oyuncuları çok kullanacak.Diğer büyük oyuncuların yaşları oldukça ilerlemiş durumda olduğundan kısa sürede 1992-1993 doğumlu gençleri uluslararası arenaya hazır hale getirmek istiyorlar.İtalya liginde her maç zor olduğundan kısa sürede pişeceklerini öngörmek zor değil.Fenerbahçemizi tekrar kutluyorum.

25 Kasım 2010 Perşembe

Sahibi Bu Satırları Bilir

Peki şimdi ne oldu?Bu hazımsızlık niye bu kadar uzun sürüyor.İstediğin zaman sesimi kısma hakkın var diye hakkımda milletin atıp tutması yada senin sayende yanlış yönlenmeleri çok mu mutlu ediyor?Benden kurtuldun çok mu iyi oldu?Ben yazınca başka, sen yapınca başka.Bu işler hep böyle gidiyor di mi ,yandaşlarla mutlu,mesut ve rahat.Başka bir şekilde görüşmek dileğiyle sana sevgilerimi yolluyorum.

CİKLET FARKI

G.Saray’da Hagi'nin raporu doğrultusunda kadro dışı bırakılan Misimovic, "Bana sakız çiğnediğim için kadro dışı bırakıldığım söylendi" demiş.
Sevgili Misimoviç cakladığın cikleti değiştirmen gerekiyor.Eğer doğru cikleti çiğnersen göreceksin ki başka spor branşlarında yüksek taltif,iltifat ile mübalağa edilen sporcular gibi el üzerinde tutulacaksın.Doğru cikleti bulduğunda bir prens olacaksın.

ZE ROBERTO DER Kİ:

''SOKOLOVA İÇİN TEK BİR CÜMLE KURACAĞIM.VOLEYBOL TARİHİNİN GELMİŞ GEÇMİŞ EN BÜYÜK OYUNCUSU''...

Yorumsuz bırakıyorum.

24 Kasım 2010 Çarşamba

Voleybol Maçlarının canlı yayını hakkında

Bazı forumlarda TRT'nin maçları yayınlayacağı söylendiği halde yayınlanmaması hakkında haklı serzenişler yapılıyor.Gerçekten haklılar.En gereksiz programları saniyesi saniyesine yayınlamakta büyük bir zirve olan TRT voleybola 'üvey' muamelesi çekmekte yıllardır beis görmüyor,görmeyecek te...Bu sorunun devam edeceğini rahatlıkla söyleyebiliriz.TRT'nin bu durumu değiştirmesi için kendini değştirmesi gerektiğinden kimse fazla umuda kapılmasın ve başka kaynaklara yönelsin.Laola1 tv herkesin bildiği bir kaynak ama her zaman yeterli değil.Ben burdan bazıları bilmeyebilir diye 2 site ismi veriyorum.Bu sitelerde maçlar link verilerek yayınlanıyor.Örneğin dün vakıfbank ve villa cortese maçları canlı yayınlandı.İyi seyirler...
www.rojadirecta.org
www.fromsport.com

23 Kasım 2010 Salı

Fenerbahçe Acıbadem

İlk maçlar oynandığına göre bir değerlendirme yapabiliriz.Değerlendirmeyi avrupa şampiyonluğunu baz alarak yapacağımızdan türkiye ligindeki rakipleri göz önüne almamamız gerektiğinin bilincindeyim.Süper kupa finalini,sözde derbi maçlarını bile antrenman gibi oynayan fenerbahçe ile seramikçileri,muslukçuları aynı kefede değerlendirmek haksızlık olurdu.Neyse sene içinde zaten çokça bu muhabbetleri yaparız hayırlısıyla inş.
Geçen seneye göre gamova'nın gidişi ne olursa olsun büyük kayıp.Çünkü dünyanın en iyi oyuncusu.Evet savunması yetersiz ama o kusuru görmezden geleceğimiz müthiş meziyetlere sahip.Gamova tartışılmaz.Geçen sene tecrübesizlik,seda ve nihanın manşet sorunları,pasörün kaşı-gözü,osmokroviçe çok yük binmesi nedeniyle yorulması gibi bir takım aksilikler sebebiyle 5. sette şampiyonluk kaçmış olabilir,kaçmayabilirdi de.Bence buna hazır değildik.Bu sene mental olarak hazırız,aynı zamanda çok daha güçlüyüz.Busatırlarda her zaman dedim yine diyorum liubov şaşkova gelmiş geçmiş en büyük oyunculardan biri,çok özel bir oyuncu,ayrıca bizim prensesten güzel ( haha şaka değil gerçek ).O'NUN RUS TAKIMINA TEKRAR GİRMESİNİN NE DENLİ BİR GÜÇ OLDUĞUNU DÜNYA GÖRDÜ.Kimse rusları hesaba katmıyordu çünkü şaşkovayı unutmuştuk.,sağolsun hatırlattı.Komple oyuncuların kraliçesi şaşkova,osmokroviç rahatladı,nihan rahatladı,fofao-naz rahatladı,en önemlisi biz rahatladık.Rus takımında da arka alanda libero ile servis karşılıyordu,bizde de aynı.EWA ise fenerbahçenin görünen balyozu.O sadece müthiş servislerle rakibin şaftını dağıtmak için alınmadı,kendini çok güzel sanan tiplerin karşısında güzel olmanın ne olduğunu hatırlatmak için de bizde ewa.O da komple bir süperyıldız.Osmokroviçi biz anlatmayalım,O'nu en iyi geçen sene bol bol şamarını yiyen bankamatik ve hapçılara soralım.Herkesin bildiği gibi orta bölümde gerçekten fenerbahçe zirvede.Dünyanın uzun süredir en iyi blokçusu olan fürst ve yükselen yıldızımız eda erdem derken fofao birde ergülü karşımıza çıkardı.Gerçekten bu kız bu hırs ve fenerbahçe disiplini ve ahlakıyla çalışmaya devam ederse fürstün de yardımıyla çok büyük bir orta oyuncu olabilir.Dikkat edilirse yağmur,zülfiye,ipek ve kaptanımızdan bile söz etmeye gerek duymuyoruz.Bu takımla şimdiden gurur duyuyorum.Uzun süre önce belirttiğimiz gibi bu sene dinamo moskova gerçekten fenerbahçe için en önemli rakip görünümünde.Onlarla final oynamak çok güzel olabilir.
Gerçekten fenerbahçemizin tekrar voleybola yönelik hamle yapması birilerinin fena halde keyfini kaçırsa da,her tarafta bir hareketliliğe sebep oldu.Fenerbahçe böyle olmasaydı diğerleri bu kadar hamle yapar mıydı?Hiç sanmıyorum.Yeni sezon fenerbahçemize hayırlı olsun.

22 Kasım 2010 Pazartesi

Süper Kupa ve Galatasaray MP maçları



Salon güzel olmuş herkesi kutluyorum.
Fenerbahçemiz bu sene daha bir terbiyeli ve edepli olan vkfbnkgstt takımına karşı yine yüzümüzü güldürdü.Rakip takım poljak dışında bütün çıbanbaşlarını yollayarak bu sezona girince açıkçası çok fazla artistlik yapamadan maçı bitirdiler.EWA yüzünü şöyle bir gösterince maç kopup gitti zaten.
Bu maç ve bundan sonraki süreç ile ilgili olarak söylenecek söz; yeni oyuncumuz chachkova şu anda büyük farkı oluşturan başlıca neden.Galatasaray karşısında da bunu gördük.Ayrıca büyük pasör fafao bizim naz için büyük nimet.Naz ne yapıp edip fafao'dan voleybolun bütün inceliklerini öğrenmeli.Galatasaray takımını Djerisilo (malumunuz hastasıyım) oynadığı zaman değerlendirmek daha doğru olur ancak gözle görülür bir iyileşme var.En büyük transferi zaten elif belasından kurtulmakla yapan galatasaray erica dan maksimum verim alır ve arzu hanım vasatın biraz üzerine çıkabilirse vakıfbankı geçebilir,vitra takımı ile kafa kafaya oynar ama orda ivana djerisilo,neslihan darnelin hakkından geleceği için antonella del core varlığı ciddi bir tehdit oluşturacak.

Yorumsuz Başarı

Her ne kadar kendisini kıskanç,diğerlerinden önde görünmeye çalışan,şımarık ve hazımsız görsem de Neslihanı dünya 6. olduğu için kutluyorum.Takım oyunu zırvalığına girenlere çok selam ediyorum.
Çok konuşuldu o yüzden sadece dünya şampiyonasında yendiğimiz ve yenemediğimiz takımların listesini yazarak ne kadar başarılı ! olduğumuzu görelim.Skorboard şakşakçıları sağolsun.

yendiklerimiz
Çin,dominik,kanada,peru,sırbistan,almanya

yenemediklerimiz
Rusya,kore,japonya,polonya,italya

13 Kasım 2010 Cumartesi

Türkiye - Almanya 3-2

En sonunda bir resmi maçta almanları yenebildik.Daha önce belirtmiştik 2. grup bitmeden bizim italya ile 5.lik maçı yapacağımız bu satırlarda yazıldı.Almanya maçını kazanan takımımızı tebrik ediyorum.İyi başlanıp tekrar bozulan ,en sonunda toparlanan tipik milli takımımız yine ortaya çıktı.Her zaman söylediğimi tekrar eiyorum.Bu maçta nesnes yanında diğer oyuncularımız da önemli katkı verdi.Her zaman böyle olması gerektiğini belirttik.Ancan devamlılık olmadığından bunun gelip geçici bir iş olup olmadığını görmemiz için biraz süre geçmesi gerekir.Yarın italya karşısında kazanacağımızı düşünüyorum.Eğer böyle olursa turnuvada üst düzey olan - ancak bu turnuvada çok kötü performans sergilediler - tek takım yenebilmiş olacağız.Bu açıdan bakınca bu derecenin daha önce yazdığım gibi büyük şans etkisiyle alındığını herkes görebilir.Tek büyük takım yenerek 5. ya da hiçbir büyük takım yenemeden 6. olacağız.Sevinebiliriz ancak bu kağıt üzerinde başarı olsa da gerçekte bir başarı değildir.Ayrıca bir arkadaşın brezilya-japonya yarı final maçı hakkında net üzerinden yazdığı notu akıl-izan sahiplerine ithaf ediyorum,güzel açıklamış bazı şeyleri; ''abi şimdi biz türkiye olarak dünya 5.si yok 6.sı falan deyip birbirimiz kandırmayalım. biz 50 kere katılsak bu seviyede voleybol oynayamayız abi. abi maça bak, hizaya gel. hayal bile edemiyorum bu hırsla, güçle, inatla mücadele edeceğimizi. ha bu arada içinizde rusya'yı seyretmeyeniniz varsa daha hiçbir şey görmediniz.''(teşekkürler etxeberria)
RUSYA - BREZİLYA FİNALİ
Rusya benim favorim amerikayı yenerek finalde brezilya karşısında olacak.Brezilya ise Japonlar önünde son anda sonuca gitti.Rusya'nın bu kadar rahat bir şekilde finale gelmesinin başta gelen nedeni olarak tarihteki en büyük kadın voleybolculardan biri olan sokolova ismine dikkat etmek gerekiyor.Ne mutlu bize ki bu yıl fenerbahçemizin forması altında kendisini izleme bahtiyarlığına erişeceğiz.Gamova ise geçen sene de yazdığımız gibi gerçekten şu anda dünya üzerinde oynayan en iyi oyuncu.

12 Kasım 2010 Cuma

Milli Takımı Sevmek

Önce bir okuyalım;
''Nesnes hastaymış başlığını atmışsın,ama daha ondan bile haberin yok. Sen beğenmesende TÜRKİYE Dünya Şampiyonasında!İşimizde olsa Sabahın erken saatinde,gece de olsa onları izliyoruz ve izlemeye de devam edicez,bundan hiç şüphen olmasın. Hataları var mı var;voleybol takım sporu.neslihan hasta falan değil...Hasta bile olsalar normaldir.Kızlara Kibarca geçmiş olsun dileklerinizi iletebilirsiniz. Tokyoda Kahvaltı sorunu,yemek sorunu yaşıyorlar...makarna,çorba ile idare ediyorlar.''
Son satırlara dikkat ederek başlarsak sorunun kökeninin daha sokaktan başladığını göreceğiz.Konudan bağımsız olarak şu satırları okusak zannedeceğiz ki bir grup insan dünyanın meçhul bir köşesinde aç,susuz kalmış neredeyse yardım göndereceğiz.Brezilya yemekleri japon yemekleri ile çok mu benzer ? Peki ya Rus yemekleri? İtalyanlar sorun çekmiyor mu ?Bu nasıl bir mantık,nasıl bir savunma...Milli takımı sevmek,oyuncuları sevmek ne zamandan beri sahip olunmayan vasıfları varmış gibi göstermekle eşdeğer?Ben neslihanı sevmiyormuşum,çarşaf çarşaf hakaret ediyormuşum!Neslihana gerçekleri söyleyerek iyilik yapıyoruz,O kıza bu kadar yükü yükleyip tek başına bu işi götürmesini bekleyenler çok mu seviyorlar ?Alacağımız derece sadece neslihanın alacağı derece olacak.Yani neslihan şu anda sadece kendi hanesine oynuyor, çünkü madalya şansı tek oyuncuyla imkansız. 5.olduk diye hava atarsınız kendi kendinize.Halbuki ısrarla dediğim şey şuydu; Neslihan oynarken diğerleri duruyor,bunun nedeni nedir bulunmalı,yoksa başarı hayal.Neslihan kadroya alınmamalıdır.Bütün oyuncuların benzer performans sergileyeceği komple bir takım olmalıyız.Neslihan olacaksa diğerlerini de oynatmanın bir yolu bulunmalı diye yazdık.Evet muhteşem balımızla milli takımımız bugüne kadar geldiği ve bundan sonra da gelebileceği en yüksek noktaya ulaşmış durumda.Voleybol takım oyunu evet doğru,biz zaten bunu anlatmaya çalışıyoruz ancak bizim takım henüz takım olamamış.Oyuncular arasındaki kaynaşma,odalardaki muhabbetler,twitterlarda oyuncular ve spikerler,yazarlar arasındaki hoş sohbetler takım olmayı sağlamıyor maalesef.İşte bu gerçekleri yazmak oyuncuları sevmemek midir yoksa tam tersi midir okuyucu karar verir.Her zaman dediğimiz gibi bazı oyunculara karşı aşırı sevgi sadece gözleri değil sinelerdeki kalpleri de köreltiyor.Platonik bir aşkla oyuncunun güzelliğine kanarak artık o oyuncuyu dokunulmaz-eleştirilmez bir seviyeye getiriyorlar.Bu yüzden ne doğru dürüst bir takım olabiliyoruz ne de bir oyuncunun tekeri patlamış kamyon gibi zikzaklar çizerek götürmesi dışında ilerleyebiliyoruz.Hiçbir büyük takımı yenemeden de ilk sekizde buluyoruz kendimizi.Hazır bu kadar şans varken neslihana sayısal loto oynatmak hiç fena fikir olmaz aslında.
İşin özü;kimseye zorla bu yazılar okutulmuyor,istemeyen okumaz.Kendi kendimizi aldatmayla mutlu olacaksak bu yazıları kimse okumasın zaten.

11 Kasım 2010 Perşembe

Skowronska neden Japonya'da yoktu?


İnternette gezinirken çokları bu soruyu merak edince ufak çaplı bir kurcalamak istedim.Gizli kaynaklarıma ulaşmadan önce Damla Ünver bu konuda bilgi vermiş mi diye sitesine baktım.Nafile tabii ki...ewa ile baranska arasında şöyle olduğu yazıyor,şu site böyle demiş klişeleri dışında bilgi yok...Kendi yurtdışı kaynakları olan bir-iki sitede böyle yazınca doğal olarak kendileri de aynısını yazmış.Dış haberlerden böyle sorumlu olmamalı site yöneticileri.Sadece Ewa için değil birkaç önemli oyuncu için de neden kadroda olmadıklarını buradan verelim;
Ewa Skowronska ile Anna Baranska Werblinska arasında ciddi bir anlaşmazlık var.Sorunun nedeni takımın lideri kim kavgası olmasın :)Ayrıca son zamanlarda alınan başarısız sonuçlar Matlak ile arasında gerginliğe sebep olmuştu.Matlak verdiğim şansı kullanamadı derken ewa başındaki ağrılardan filan şikayet etmişti.En büyük neden bunlar.Antrenör Matlak da tercihini kullanmış.Takım içinde de taraflar olunca ewa ile birlikte 2-3 oyuncu da kadroya alınmadı.Olay bundan ibaret.
Hollandalı Stam sırt sakatlığı nedeniyle kadroya alımmamış.
Brezilyalı Mari diz ameliyatı nedeniyle yok.
Carolina Costagrande (favori oyuncum)davet edildi ancak Piccinini ile çok iyi geçindiği söylenemez :)
Merlo ayak bileğinden ameliyat olmuştu nekahat devresinde.
Barazza ! ahh Barazza ah.
Djerisilo (en sevdiğim oyunculardan biri) kadroda olmak istiyordu ancak antrenör aynı fikirde değildi:)
Birkaç oyuncu daha var ama bu kadarı kafidir.

NAZ AYDEMİR : İtalya'dan kaçmayı hedefliyoruz!

Yorum Milli takım pasörüne ait.Hangi milli takım ?
İlk 4 hedefleyen...Dünyanın en iyi skorerine sahip olan (öyle diyolar)...yendiğinde ezerek yenen...yenildiğinde kendi kendine yenilen...her maç öncesi favori olan...her turnuva öncesi şampiyonluk adayı olan...amigo yorumcuları olan...Hasan uğur epirden,reşat yazıcıoğlu,burcu hakyemez,ırmak kazuk v.s gibi insanlara yanlış hedefler gösterip umut tacirliği yapan yorumcu,spiker,duayen isimlerin desteklediği...daha uzatabilirim ama kalsın.
İşte bu milli takımın pasörü naz böyle konuşuyor milyonların önünde.Nasıl bir mantık,nasıl bir büyük takımlıktır bu?Polonya gibi bizden iyi olan ama bu turnuvada başından beri iyi olmayan bir takımı bile yenemiyoruz.ALACAĞIMIZ DERECE AÇISINDAN BİR BAŞARIDAN SÖZ EDEBİLİRİZ ANCAK HİÇBİR İYİ TAKIMI YENMEDEN BU DERECEYİ ALACAĞIMIZI KİMSE UNUTMASIN.BİZİM 2002 FUTBOL DÜNYA 3.LÜĞÜNE ÇOK BENZEYEN BİR DURUM.RUSYA,JAPONYA,GÜNEY KORE,POLONYA...BUNLARIN BİR TANESİNİ BİLE YENEMEDEN 5. YADA 6. OLACAĞIZ.BREZİLYA,AMERİKA İLE HİÇ KARŞILAŞMADAN...
Bu satırlarda neslihan darneli çok eleştirmişliğim var.Eleştirilerimin odak noktası-insaflı bakıldığında- tek bir oyuncu ile büyük takımlıktan söz edilemeyeceğine yönelik,diğer kısmı ise kulüp bazında kocası darnelo ve bir takım kişilere kanarak uygunsuz beyanatlar vermesi üzerine kurulu olmasıydı.Neslihan darnel iyi oyuncu ancak yetmez.Kötü olan,bir takım olmamamız ve bunun için bir çaba da göstermememiz.
Turnuvada bütün sonuçlar bizim lehimize bitti.İnanılmaz bir bal ve şans ile bu noktaya geldik.Şimdi yukarıda ismini saydıklarım ve twitterda arz-ı endam eden su kuşları bunu bize kendi başarımız diye pompalamaya devam edecek.Hayallere dalacağız yine..Adil olan bizim 9. ya da 10.olarak bu turnuvayı bitirmemizdi ancak talihimiz yaver gitti ve hakkımız olandan fazlasını alıyoruz.Almanya maçında kozuch ve fürst eğer ortalama bir iş çıkarırsa KÜÇÜMSEDİĞİMİZ (gerçekten ilginç)almanlar bizi yener.Balımız bizi bırakmadığından bu maçı kazanma ihtimali de mevcut.Diğer taraftan italya o kadar saçma işler yaptı ki gerçekten kızgınlıktan bir şeyler yazmaya elim varmıyor.Dandik sırplara bile maçı verebilirler.Almanya takımını geçersek 5. oluruz gibime geliyor.Ancak bu çokça okuyacağımız gibi müthiş bir takım olduğUmuzdan değil turnuva balımızın büyük oluşundan kaynaklanacak. Teşekkürler yine beleşe büyük bir mirasa konuyoruz.

9 Kasım 2010 Salı

Türkiye - Peru 3-0

Tahmin edilen skorla ancak umulandan fazla sayı verilerek kazanılan bir maçtı.Bu turnuvada bizim maçlarımız dışında oynanan bütün maçlar bizim istediğimizin de ötesinde lehimize sonuçlandı,sonuçlanmaya da devam edecek.Bugün polonya çin maçını kaybettiği anda (ki tahminim o yönde)yarın kaybetsek bile ilk 4 takım içinde olacağız.Diğer gruba baktığımızda oradan italya ve almanya (belki hollanda)gelecek.YANİ İŞİN ÖZETİ ŞU; İTALYA İLE 5.LİK MAÇI OYNAYACAĞIZ.2.kez katıldığımız turnuva için mükemmel bir sonuç olacak.Amigo yazarların gereksiz gazlamaları dışında ilk 4 içinde olmamızın imkanı zaten yok.Bunu başarmak için rusya ve japonya'dan birini mutlaka yenip,diğer maçlarda hiçbir fire vermemen gerekir.Rusya ve Japonya maçlarında rakiplerle aramızdaki mental farkı ve mücadele azmini net bir şekilde gördük.Hayal kurmayalım.
IRMAK KAZUK ;
Televizyonda muhabir olmak ülkemizde o camiadan sağlam bağlantıların olmasını gerektirir.Anlaşılan sevgili Irmak bu konuda iyi.Kızlara gaz vereceğim diye,televizyondaki izleyenleri enayi yerine koymak neyin nesi Irmak? Japonya maçını kaybedince turnuva bitmiş gibi oldu,Peru maçıyla zirvede gibi oluyoruz ne demek? Domatesle biberi karıştırmak hepimizde huy olmuş.
Kızlara gereksiz yere ilk dört hedefini pompalayın,Onları strese sokun,sonra zaten dengesiz bir takımız,iyice elimiz ayağımıza dolaşsın,ilk dört hedefini doğal olarak kaybedince kızlar kendi oyunlarını oynamaya ancak turnuva sonunda başlayabilsin.Hep söyledik gaza gelmek en büyük hatamız.
Polonya maçı;
Normal şartlarda Polonya bizden iyi takım.Ancak takım içinde neler oluyorsa konsantrasyonları ciddi tahribat görmüş durumda.Kazanmaları gereken bir-iki maçı kaybettiler.Bizim kızların gerçek hedefi artık ortaya çıktığı için yarın bu durumdaki Polonya takımını geçeceğiz.Başta yazdığım gibi İtalya ile 5.lik maçı yapacağız.İyi bir italya takımını ise yenmemiz için çok şey gerekiyor.
HASAN UĞUR EPİRDEN ;
Lütfen Hasan Bey!Sizin yaşınıza gelmiş bir insanın kahvehanede milli maç yorumu yapanlar gibi yorum yapması anlaşılır gibi değil.Başımıza ne geldiyse hep yanlış hedefler yüzünden geldi.Milletin önüne gereksiz ve ZAMANSIZ hedefler koymakla ülkenizi çok sevmiş olmuyorsunuz.BU ÜLKEYİ ÇOK SEVMEK,MİLLİ TAKIMLARIMIZIN BÜYÜK BAŞARILAR KAZANMASINI İSTEMEK ÖYLE MANGALDA KÜL BIRAKMADAN SALLAMAKLA OLMAZ.TEK BİR OYUNCUNUN DÜZENSİZ İNİŞ ÇIKIŞLARI İLE KÖR TOPAL GİTTİĞİMİZİ UNUTMAYIN.

7 Kasım 2010 Pazar

BURCU HAKYEMEZ VE JAPONYA MAÇIMIZ

Her zaman belirttiğimiz gibi bizim milletçe çok uç fikirlerimiz var ve işimiz,mesleğimiz ne olursa olsun bu hepimizde birbirine benzer.Burcu hanım bir yazı yazmış altına yorum yazıyorsunuz,hata veriyor yorumu vermiyorlar.Belli ki bilinçli bir uygulama var.Burdan da paylaşacağım yazdığım notu.Bir önceki yazıya bakarsanız 2.tur ile ilgili fikirlerimizin şu anda hatasız gerçekleştiğini görmekteyiz.
Sırbistan en iyi iki oyuncusunu (vesna-ivana) ekarte ederek zaten gözümde sıfırlanmıştı.Bakmayın siz ilk tur maçları ve bugünkü çin maçına.Çin takımı rezil bir halde.Diyeceksiniz ki dün japonları yendiler.Japonya-çin-güney kore arasındaki maçlar farklıdır,bunları kendi içlerinde değerlendirmek gerekir.Sırp takımı hep basit maçlar kazandı,orta seviyedeki bizden fark yedi,üst seviyedeki japonlara antrenman verdiler.Sırpları geçiyorum.Gelelim bugünkü japoonya maçına ;
Daha önce saori kimura hakkında müstakil bir yazım var.Aynı yazıda japon takımından da bahsetmiştim.Dün de yenmemizin mümkün olmadığı 4 takım içerisinde saymış ve eğer takımımız çok şanslı olursa belki büyük bir sürprize imza atabiliriz demişim.Şanslı olmadığımızı gördük.Tabi işin şakası bir yana buradan amigoluk yaparak yazılar yazsak burcu hakyemez gibi mahçup durumlara düşeriz.Biz mahçup olmamak için kendi milli takımımız da olsa gerçekleri yazmak durumundayız.Voleybol sitelerindeki eski antrenör,yazar ,yorumcuları herkes okuyor.Tamamen skora endeksli ve umut tacirliği dışında bir tane yazı görmek çok kolay değil.Aylin üstündağ hakkında değişik yerlerde üzücü yorumlar çıkmasını ise kınamaktayım.Bu kadının tavrı,yorum şekli ve yaklaşımı yıllardır voleybol camiası içinde bilinmektedir.Televizyonda maç içinde yorum yaptırırsanız bu şekil dışında başka türlü konuşması mümkün değil.Ya çıkarmayacaklar ya da eleştirmeyecekler.Eleştirecekseniz ntvspor kanalını niye aylin hanıma yorum yaptırıyorsunuz diye eleştirin.
Ayrı bir parantez bizim italyan kızlara açmalıyım.Japonya maçıyla birlikte raisport 1 de abd-italya maçını takip ettim.Gerçekten italya dün yaptığım toparlanmalı yorumundan sonra bugün amerikayı eski günlerini hatırlatarak yendi.Muhteşem bir maçtı.Serena ortolani bu vesileyle tebriklerimi tekrar alsın.
Evet salı günü peru maçını 3-0 alacağız.Çarşamba günü ise polonya karşısında 3-1 lik bir galibiyet bekliyorum.
Burcu Hakyemez hanımefendiye ntspor.netteki son yazısı münasebetiyle gönderdiğim mail de şöyleydi;
Merhaba Burcu Hanım ;
Büyük turnuvalarda ezmek,dağıtmak gibi kelimeleri kullanmamak önemlidir.Aynı takımla bir üst turda karşılaşıp aynı şekilde yenilebilir ya da bir takımı ezip geçtikten sonra ertesi gün başka bir takım karşısında komik durumlara düşebilirsiniz.Bu şekilde; ezmek,geçmek,sahadan silmek,perişan etmek gibi amigo veya fanatik holigan tabirleri ile ulusal medyada yazı yazılmamalıdır.Sizden beklediğim yarın, 'Japonlar bizi ezip geçti' başlığı altında bir yazı yazmanızdır.Adalet ise herkese adalet olsun.Arkadaş ortamında muhabbet etmek ile herkesin okuduğu bir sitede köşe yazısı yazmak ayrı şeyler olmasına rağmen arada karıştırıldığını üzülerek görmekteyim.
Saygılarımla.

5 Kasım 2010 Cuma

2010 japonya 2.tur başlarken

İlk turlar sonunda çok açık ortaya çıkan görüntüye baktığımızda brezilya-amerika finali dışında hiçbir yolun görünmediği netleşti.Ben açık ara amerikan takımını favori görmekteyim.Brezilya da müthiş bir form yakaladı ve şaka gibi bir set ile italya karşısında 25-7 lik bir durum ortaya çıktı.Kendi adıma üzücü bir maçtı ancak italyan takımı artık kendini bir silkelemek zorunda.
Bizim takıma gelince 21 ekim sabahı sabah saat 5 te ben roma'ya doğru yola çıkarken kızlarımız da japonya yolculuğu için atatürk havaalanındaydı.Neslihan ve eski sutopu oyuncusu kocasını yanımda görünce moralim bozulmadı değil ama bir kişinin bile bu kızları yolcu etme zahmetine girmemiş olması daha üzücüydü.Gerçeklere gelirsek ilk maçta yaptığımız şey başta sürpriz gözüktü ancak çin takımının perişan halini görünce normal bir skor olduğunu gördük.Bizim ilk turda doğruları konuşacaksak önemli bir başarımız olmadı,AKSİNE KANADA-DOMİNİK MAÇLARI ZORA SOKULDU VE BUNLARA DA UTANMADAN SIKILMADAN KILIF UYDURULDU.Top 5 takımdan biri olan rusya takımına onların hediyesi olan ilk sete rağmen karşı koyamadık.Bu turnuvada şu kadrolara bakarak söyleyebileceğim hiçbir surette yenemeyeceğimiz 4 takım var.Amerika.brezilya,rusya,japonya.Bu takımlar dışında diğerlerini yenebiliriz çünkü onlar da bizim gibi dengesiz.Yani bu zaviyeden bakınca 2.turda 4 maçta 3 galibiyet almak bizim için en üst nokta olacaktır.Tabii ki artık ilk dört takım içince turnuva bitirmemiz mümkün değil.5. VE 8. LİK ARASINDA BİTİRECEĞİZ.Benim tahminim en iyi performansımızı sergilersek 5.lik maçını oynarız.Bunun ötesine imkan yok.Hayal kurmak isteyene her şey serbest tabi ama biz bu satırlarda hep gerçekleri yazdık.Sadece tek oyuncunun eline bakarak hiçbir yere varılamayacağını yazıp duruyoruz ama hiçbir sonuç yok.Neriman kendisinde olan gerçek potansiyeli,patlamayı yapamazsa ilerki yıllarda işimiz çok zor.
Sırp takımı djerisilo'yu takım dışında tutarak intiharla eşdeğer bir iş yapmış oldu ancak ilk turda fazla bir dirençle karşılaşmadan kolay bir süreç geçirdi.Sırpları yeneriz,Polonya iyi durumda değil,bize ters geliyorlar ancak onları da geçeriz,peru takımını konuşmaya gerek yok 3*0 biter.Japonlar ise normal şartlarda ne olduğunu anlamadan bizi devirir ancak neslihan darnel'deki şans takıma da sirayet ederse çok büyük bir sürpriz ortaya çıkabilir.
Herkes şimdiden brezilya-amerika finali için arkasına yaslansın.

13 Ekim 2010 Çarşamba

Voleybol Gündeminden Kısa Kısa

Finalle başlayalım.Bir önceki yazıda belirttiğim gibi Küba favorimdi.Kazanması için gerekenleri 2 maddeyle yazmıştım.Hiçbir şey yapamadılar.Lorenzo Bernardi'nin dediği gibi Brezilya servise en iyi oyuncusu Murilo ile çıkınca Setlerin başlarında 5-6 fark yaparak işi bitirdi.Küba sürekli fileye top takmayı ve çizgi ihlalini halletmek zorunda.Ben izlerken yaptıkları bu saçma hataların sayısını unuttum.Brezilya hat trick yaptı tebrikler.
Bir tebrikte hakemimiz sayın Ümit Sokullu'ya...Her ne kadar çok kritik bir anda içeri düşen Küba topuna dışarı diyerek fahiş bir hata yapsada bu onur milletimize ait.
Eczacıbaşı Vitra takımı Barazza yerine çok daha iyi ama bir o kadar da sinir bozucu ve şımarık Amerikalı Bown ile anlaşmış.Grand Prix finallerinde gördük bizim Efesli Tamer Oyguç neyse bu kadın da voleybolda o.Kendisi hakkında ağustos ayında polonya maçından sonra şöyle yazmışım; ''heather bown denilen oyuncuyu kadın olarak nasıl değerlendirebiliriz? hadi değerlendirdik diyelim bu ne kadar içimize sinecek ?'' ...Şimdi çok daha güçlüler ancak aldıkları oyuncu sezon içinde takımdaki malum şımarıklarla birlikte daha fazla antipatik olur,Duayen menajerin yol vermesiyle de böyle bir strateji geliştirip Fenerbahçeyi alt etmek için tansiyonu sürekli yüksek tutmaya çalışacaklar.Sanıyorum böyle bir taktiği de başarıyla uygular ve hedefleri olan Fenerbahçeyi geçmeye yaklaşabilirler.Fenerbahçemize düşen çirkefle çirkef olmamak ve sağduyuyu her zaman olduğu gibi elden bırakmamaktır.
Gelelim Millilerimize,bayan olanlara tabi..Birkaç yerde okudum ALMANLARI EZİP GEÇMİŞİZ...İşte size her zaman bahsettiğim züğürt tesellisinin ve kendini kandırmanın en okkalı örneği.Almanları ezmişiz,nerde peki ? hazırlık maçında..Almanları neden 15 gün önce asıl gereken yerde ezip geçmedin peki ? kem,küm...Beyler,bayanlar almanya grand prix finallerinde,sen ortada yoksun..hazırlık maçında ezip geçmediğimiz kimse yok maşallah...ama iş resmiyete gelince süt dökmüş kediyiz...devam edelim ay sonu dünya şampiyonası var.Nasıl olsa başarısızlıkları geçiştirmekte ve pişkin pişkin millete sözler verip tükürdüğünü yalamakta üstünüze yok.İNŞALLAH HAZIRLIK MAÇLARINDA ŞU BOL BOL EZİP GEÇTİKLERİMİZİN BİR İKİ TANESİNİ YENERİZ...

10 Ekim 2010 Pazar

KÜBA- BREZİLYA VE TURNUVANIN ARDINDAN

Bir turnuva daha en iyi iki takımın finale kalmasıyla sona eriyor.Dünya voleybolu bir tarafa bu iki takım bir tarafa...Bariz oyun -mantalite ve klas farkı var.Eğer voleybol oyun şablonlarını kategorize edersek bunlara karşı rus ekolü ve sürekli mücadele eden ve her topa dokunmayı amaçlayan inatçı italyan ekolünün net olarak geri kaldığını gördük.Rusların oyun anlayışı-aynı kategoriye sırbistanı dahil edebiliriz- çok sevimsiz ve kule gibi adamların son derece suratsız ve meymenetsiz şekilde parke üzerinde arz-ı endam etmesinden oluşuyor.1990 öncesi hakim olan sistem buydu dünya voleyboluna.Artık köprünün altından çok sular aktı.İtalyanlar ise 'rüya takım' dedikleri mevcut takımla yeni bir şampiyonluk rüyasına girmişti ama bu takımda her ne kadar mastrangelo,fei gibi önemli oyuncular olsa da asla bir Lorenzo Bernardi,de Giorgi ya da Tofolo olmadığı için Brezilyaya özellikle 2 seti ezilerek verdiler.İtalya ancak buraya kadardı.
Gelelim asıl maça.Küba benim baştaki favorimdi,tek korkum takım servisleri fileye çok takıyor ve ortaya düşen toplarda çok kargaşa oluyor.Bu sorunlar üstün yetenekleri ve atletikleri sebebiyle finale kadar sorun çıkarmadı ama sırp maçında direkten döndüler.Şimdi son 10 yılın en iyi takımıyla karşılaşacaklar.Ben yine Küba diyorum.Bunda belirleyici olacak tek şey var.Küba bugün servislerde hata sayısını minimumda tutsun bu maçı kesin kazanır.Çünkü Brezilya da dahil Küba ile yetenek ve atletiklik olarak baş edebilecek hiçbir takım yok dünyada.Basit hata oranları yüksek olursa Brezilya maçı kazanır.
1990 öncesi Sovyetler,1990 sonrası Küba ve 2000 sonrası Brezilya voleybolda tekel oldular.Şimdi tekrar Küba'nın hüküm yıllarına giriyoruz.Bu maçı kaybetse de değişmeyecek ve ömrü olanlarımız bunu görecek.
Leon ve büyük pasör Hierrozuelo için birkaç şey söylemek gerekecek.Gerçekten mevkiilerinin tartışmasız dünyada en büyük oyuncuları olarak görüyorum..Leon daha gencecik olsa bile bu kupada bunu gördüm..Hierrozuelo ile diğer pasörler arasında kıyas yapmak voleybol sporuna karşı ayıp etmek olur.
Sonuç olarak gruplarda ispanya'nın inatçılığını tebrik etmeyi unutmayalım.Bulgaristana maçı veren Brezilyanın da imajına yakışmayan bir durum yaşanması organizasyonun en tatsız tarafıydı.İik dört takımı sırbistan-rusya değişimi dışında doğru tahmin ederek te benim için sürprizin olmadığı bir turnuva oldu.Bundan sonra herkes Küba'nın dönüşünü izlemeye başlayacak.

9 Ekim 2010 Cumartesi

KÜBA FİNALDE ! CUBA 3 SERBİA 2

Muhteşem bir maç sonunda muhteşem küba genç oyuncuların tecrübesizliğine rağmen dünyanın geri kalanından çok daha estetik ve güzel oynadığı oyunda, sırbistanı tie break setinde geçerek hak ettiği finale çıktı.Beni de daha ilk yazımda favorim dediğim için utandırmadılar.Bizim ivan gerçekten müthiş oynadı ama maç sonunda bütün sırp takımı O'nun eline bakınca bir yere kadar getirebildi.Bu kübalılar bayanlarda ve erkeklerde gerçekten çok başka oynuyorlar.Bunların hakkını vererek değerlendirme yapmak gerek.Blok hattı çin seddi gibi.Simon çok başka...Leon aynı şekilde...Hierrozuelo yazdım zaten xavi gibi adam...Şimdi bize 1990 tekrarını yaşatmaları için İtalyanların da brezilyayı geçmesini beklemek düşüyor...Ne güzel olacak..Bernardili,Zorzili italyadan,Leonlu,Hierrozuelolu kübaya...rövanş için brezilya engeli kaldı...

Jenny Barazza ve Eczacıbaşı Vitra

Evlilik hazırlıklarım nedeniyle uzun süredir blogda süreklilik sağlayamıyorum.Barazza olayını duyunca aklıma Flier'in vkfbnkgstt takımına attığı kazık geldi.İşin insani boyutu ayrı olmakla birlikte,göya her şeyleri belli bir program ve profesyonellikte olan oyuncuların yeni bir takıma imza atmışken ve tam da sezona girmek üzere iken yaptıkları bu tür işler hoş durmuyor.İğne-çuvaldız olayına girip bir zamanlar ispanya yollarına düşüp sonra ben hamileyim dönüyorum diyen oyuncuların olduğu bir ortamda çok fazla da kızamıyorsun.Vitra takımı yerini nasıl doldurur bilemem ama Barazza'nın yokluğunda Fenerbahçe geçen sene olduğu gibi yine çok rahat bir sezon çıkaracak gibi gözüküyor.

29 Eylül 2010 Çarşamba

27 Eylül 2010 Pazartesi

Dünya Erkekler Voleybol Şampiyonası 2010

Biraz gecikmeli de olsa sonunda dünya şampiyonası ile ilgili yazmak mutluluk verici.Bayan millilerimizin muhteşem performansından dolayı erkeklere fırsatın ancak gelmesi bizim hatamız değil.
Gözümüzün pasını silen bir turnuva olduğunu baştan yazıyorum.İlk gün ispanya - küba maçını izlerken bunu gördük.Maçın neredeyse tamamına yakınında kübalılar beni çok şaşırttı.Belki de ispanya karşısında şipşak 3-0 yaparlar düşüncesiydi bu.İspanya dün brezilya önünde de iyi oynadı,tabi 25- 9 luk bize fenerbahçe - eczacıbaşı maçını hatırlatan son seti saymazsak...bu vesileyle eczacıbaşını da anmış olalım...yalnız küba takımı şu ana kadar izlediğim takımlar içinde en iyisi...tek eksikleri havaya girmek..10 yıldır küresel çapta büyük başarıları yok ancak bu sene bu döngü kırılabilir.oyunu barcelona gibi oynuyorlar.pasör sadece paslarıyla aktif değil,aynı zamanda manşet sonrası normalde pasörlerin yapmadığı şekilde smaçlaması izleyenleri de havaya sokuyor.benim şu ana kadar gördüğüm en etkili pasör Hierrezuelo..Bugün b grubunda brezilya-küba maçı en azından benim kafamda birçok soruyu netleştirecek.Favorim küba bu maçta..bu turnuvada devamlılığı ne kadar sağlayacaklar bunu göreceğiz..brezilya ise yine iyi başladı ancak bu akşam izledikten sonra brezilya hakkında yazabilirim.ispanya ise çölde bahtsız bedevinin bile başına gelmeyecek şekilde brezilya ve küba ile aynı gruba düştü.Buna rağmen küba maçını izledim müthiş bir direnç var takımda..izlemeden yorum yapmak istemiyorum ama brezilya karşısında da son seti saymazsak direnmeye çalıştıklarını söylemek yanlış olmaz..italya cephesine gelince ben takımda bir kenetlenme görüyorum ancak bu rusya-brezilya-küba şeytan üçgenini aşmaya yetecek mi bunu göreceğiz.italya-brezilya-küba ve rusya ekseninde istatistik te vererek yazmaya devam edeceğim.

23 Eylül 2010 Perşembe

VOLEYBOLDA ESEN YALAN RÜZGARLARI

Grand prixye gidemedik ya (sanki her sene gidiyoruz)şöyle bir voleybol piyasasına göz attığımda gerçekten ilginç yaklaşımlar görmedim desem yalan olur.Başarısızlıklara rağmen çok büyük takım olduğumuzu söyleyip duranlar bir yana,yıllar öncesinde kalan maçları gündeme getirip yazanları da gördüm.Mehmet Bedestenlioğlu'nun neslihan darnel'e neden smaç servis kullanmıyorsun neslihan ? diye sormasını bile antrenörün şevkatli yaklaşımı olarak gösterip konu edinenler de var.Daha 2-3 yazı önce bizim profesyonellik anlayışımızla ilgili yazdıklarımız bu örnekte çok net ortaya çıkıyor.Arkadaşlar hiçbir büyük takımda antrenör oyuncusuna böyle konuşmaz!Bunun insanlıkla,şevkatle,babacanlıkla bir ilgisi yok...Milli takımdan bahsediyoruz,lise kız takımından değil.Neslihan'ın antrenör ve oyuncular üstü bir konum kazandığından söz etmenin gereği yok.Ortada başarısızlık varsa bunun çözüm yolları aranır,sürekli 'öbür turnuvaya kısmetse' diye milletle alay edilmez!Birisi çıkıyor rahatlıkla şu takımı 2003 yılında ezmiştik diye yazabiliyor..7 yıldır ezildiği günleri hesaba katmıyor.Şimdi bu mantıkla nasıl ilerleyeceksiniz?Grand prixlerde yoksun,avrupa şampiyonasında kendi ülkendeki turnuvada aldığın 2.likten başka bir başarın yok..HALA ZÜĞÜRT TESELLİLERİ İLE AVUTUYORLAR BİZİ...Bireysel ödüller güzel ama takımın yıllardır sürekli başarısızlık rekoru kırıyorsa ben ne yapayım en değerli oyuncuyu,sayı kralını...alsın evine götürsün..grand prixde var mısın? bana onu söyle...
Neslihan oynarken diğerleri niye oynayamıyor? sorulması gereken soru bu..bu soru çözüme kavuşmadığı sürece hiçbir başarı kazanamayız bunu her zaman söylüyorum..ilk yapılması gereken seda tokatlıoğlu ve naz aydemir ile acil bir görüşme yapıp neler oluyor demek...sorulacak sorular belli; Bu takımda bir lobileşme,gruplaşma var mıdır? Oyuncular arasında ayrımcılık yapılıyor mu? Neriman özsoy takımda üvey evlat mıdır ? Nasıl oluyor da seda milli maçlarda kulüp performansının yarısını bile sergileyemiyor,buna neden olan olay ya da olaylar nelerdir ? BU TAKIMA BU KADAR PARA HARCANIYOR,EKSİK OLAN NE ? Siz bu soruları sormaz ve hala antrenman,fizik-kondüsyon filan konuşup durursanız,en hafif tabirle bu hedef saptırma olur,gerçeklerin üzerini örtme olur...Bu soruları soracak ve bu işin neresinde bir yanlış varsa düzeltecek sorumluluk sahibi insanlar lazım..Şimdi ben burdan Damla Ünver hanıma sesleniyorum,lütfen bu soruları sorun ve sordurun..yoksa kendi kendimizi aldatıp durmaya devam...eğer istenen, takımın bir ileri,bir geri bu şekilde gitmesiyse -YANİ KONTROL ALTINDA TUTULMASI İSE- açıkça söyleyin biz de uğraşmayalım...

BİR GRAND PRİX DAHA KAÇTI TEBRİKLER

Herkesin bildiği gibi bu grand prix aslında temmuzda bulgaristana yenilince kaçmıştı.Biz sardunya adasına gelirken umut tacirleri dışında kimsenin bir beklentisi yoktu.Raisport2 de izleyen görmüştür italya-rusya maçında millilerimiz tribünde,kulaklarda ipodlar,ellerde iphonelar,üzerlerinde milli eşofmanlarla güzel bir maç izledi.acaba sevgili gizem güreşen tweetlerini aksatıyor mu ? inş aksatmıyordur.düzenli olarak tweetlemesi millilerimiz için çok önemli..neyse..evet aynı sardunya adasındaki seyirciler gibiydi milli kızlarımız...
Listeye bakalım;
MVP: Neslihan Darnel (TUR)
En iyi blokör: Bahar Toksoy (TUR)
En iyi Libero: Enrica Merlo (ITA)
En Skorer oyuncu: Neslihan Darnel (TUR)
En iyi servis atan oyuncu: Kathleen Weiss (GER)
En iyi pasör: Evgenya Startseva (RUS)
En iyi smaçör: Ekaterina Gamova (RUS)

En iyi oyuncu*en skorer oyuncu ve en iyi blokör Türk...kağıt üzerinde böyle..ama kağıt üzerine yansıyan başka bir liste daha var ;
1. Almanya
2. Rusya
3. İtalya
4. Türkiye
5. Hollanda
6. Bulgaristan
genel sıralama....

Bulgaristan ve hollandayı yenebilmişiz..yani son iki sıradaki takımları..üzerimizdeki 3 takıma karşı hiçbir varlık gösterememişiz..italyadan bildiren ragıp beye bakarsak bütün maçlarda inanılmaz oynuyoruz eziyoruz,asıyoruz,kesiyoruz..sonuç ? sonuç yok...bizi hala gözümüzün içine baka baka keklemeye devam ediyor ragıp...bir O eksik kalmıştı bunu yapmayan, eksik olmasın...
En'ler listesindeki durum ile genel sıralamadaki durum arasında büyük tezat var..bunun nedenlerini yazıyoruz da yazıyoruz ama söylediğimiz gibi bayan voleybolunda bu seviyeden öteye geçilmesi İSTENMİYOR...bunu başka türlü izah edemeyiz...sıralamada lider almanyadan sadece Weiss listede ama almanya grand prix'de!...bizden 2 oyuncu var ama 4.olmuşuz...HEP KENDİMİZİ KANDIRIYORUZ...yıllardır aldatılıyoruz...turnuvaların sayısını bile unuttum, bize umut tacirlerinin başarı sözü verdiği turnuvaların...
Neslihan diye tutturanlar bu başarısızlığa 'neslihan daha ne yapsın?' diye karşı çıkıyor...neslihanın suçu olur mu hiç...sütten çıkmış ak kaşığımız neslihan...Ünal'ımızın da suçu yok..suç biz izleyenlerde...kurcalamayalım canım fazla...oturup güzel kızları izleyelim dimi ama...niye başka şeyler bekliyoruz ki ?
Dünya şampiyonasında nasıl olsa başarırız..Neslihan demişti temmuzda bulgaristan maçından önce 'BU SEFER KAZANIP GRAND PRİX FİNALLERİNE GİDECEĞİZ' diye...HANGİ SEFER SEVGİLİ PRENSESİM ? sana karşı kusurumuz büyük lütf edip affeyle...senin enfes oyunun ve güzelliğin karşısında büyülenenler neden diğer arkadaşların tribünde rusya-italya maçını BİRLİKTE izlerken orada olmadığını sorgulamaz...sen hollywood yıldızları gibisin...ismini caddelere yıldızlar içinde yazmak lazım...bunu yaptığımızda şu takımı bırakacağını bilsem o sürekli gezip durduğun cafelerin önüne ismini altın harflerle yazardım...şu takımı rahat bırakacağını bilsem adını dağlara yazardım prensesim..sen ödülleri ve sponsorlukları toplarken takım dökülüyor niye ?diye soran yok...dün gördün mü antonella'yı,francesca'yı? baskı altında nasıl insiyatif kullanıp TAKIMLARINA POZİTİF KATKI sağlıyorlar..Francesca gerektiğinde sahneye çıkarken,antonella sürekli oyunun içinde dinamo gibiydi...senin gibi 'naz bütün topları bana yollayacaksın ben de vurucam gerisini takmam' demiyor...voleybol oynamayı ortadan smaçlamak dışında başka bir şey zannetmeyenler bu takımı başarısızlığa mahkum edenlerin ta kendileridir.Piyasadaki neslihan darnel şakşakçılarının da bu ARDI ARKASI KESİLMEYEN BAŞARISIZLIKLARDA büyük payı var..Spordan sorumlu bakan bu işlere bir el atmalı...hayrola ne oluyoruz ? demeli..artık yeter...

22 Eylül 2010 Çarşamba

SULTAN DARNEL HATUN RUSYA SEFERİ

2011 World grand prix avrupa elemeleri cagliari 4.maç 21 eylül türkiye 1 rusya 3
Takımımız oyuncuları rakip hatalar dışında 80 sayı yapmış,38 tanesi tek bir oyuncuya ait...harikulade bir maç çıkarmış ve yine,yeni,yeniden adını tarihe yazdırmış...ama sadece kendi adını...her zaman olduğu gibi takım yine mağlup..hee rakip rusya tamam...zaten yenilecektik tamam ...dirençliydik eyvallah...iyi de biz burda yazıp dururken taraflı davranıyoruz deniyor ya alın size bu işi en iyi bilen ülkenin önemli bir blog sahibi yazarının yazdıkları ;
''Outro problema para a equipe turca é que o time vem jogando exclusivamente com uma jogadora no ataque, a oposta Darnel, que apesar de estar em grande forma, não consegue levar a partida inteira sozinha..''
''Türk takımının bir başka sorunu da (öncesinde yapılan 17 hatayı zikrettikten sonra) , hücümda sadece bir oyuncuyla,darnel,oynaması nedeniyle maçın içinde devamlılığı sürdürememesi...''
Biz ne diyoruz peki ısrarla ? büyük takımlar böyle oynamaz ! Bakın almanya,italyayı içim acıyarak izlediğim maçta 3-1 geçerken,bir nevi onların bayan 17 numarası kozuch hemen hemen hiç oynamadı...ama sonuç ? bizim idman maçı verdiğimiz italyayı devirdiler...yani almanlar bile artık bu köhneleşmiş,tek oyuncu üzerine kurulu geri kalmış sistemi terk ediyor..Biricik kızımız 38 atmış,muhteşem, peki ama maçın yıldızı kim ? Normal şartlarda 38 sayı atan biri açık ara maçın yıldızı olur dimi ? evet,ama olmuyor işte...çünkü rakibe en kritik anlarda,en önemli katkıları yapıp maçı KAZANDIRAN bir isim var...yüzde 62 atakla 15 sayı atan goncharova...büyük takım işte..aynı düzeyde maça tutunan 4-5 oyuncu varsa eğer aradan bir tane isim çıkıp ekstra 15 sayı yapınca maçı hemen sana getiriveriyor..Öyle 38 sayı atmana gerek yok..hee namım yürüsün dersen tamam..yaptığın bu sayı namını yürütür oynadığın süre boyunca..bıraktığın gün ise kimse 'bu kız ruslara 38 sayı yapmıştı' demez...
Mağlup takımın galip oyuncusu...neslihan darnel isimli voleybolcunun kariyer özeti bu...
Nedeni bulmamız gerekiyor...Neden takımdaki diğer oyuncular bayan 17 nin yıldızlaştığı bütün maçlarda kendi performanslarını gösteremiyorlar ? Bir takım sivriler 17 numara olmasa bu kadar da yapamayız,bu kız var ki direniyoruz diyerek mantık hatasına düşüyorlar.Takım total performansta sürekli ekside...bunun nedeni parkedeki moral motivasyon seviyesi...açık şekilde diğer kızların oynama şevkleri kaçırılıyor..bunu kanıtlayan sayısız maç var...çok uzağa gitmeyin son 3 aydaki maçlara bakın...
Evet matematiksel olarak ta havlu attık bravo federasyon,bravo bayan 17...ama dur dünya şampiyonası var kısmet oraya...

21 Eylül 2010 Salı

Bulgaristan olayı

Bakıyorum elemelerin türkiyemiz ile birlikte en güçsüz takımı bulgaristanı yenince bazı arkadaşlar bayram yapmış.İşte bizi getirdikleri nokta bu.Koskoca Türkiye takımı bu seçmelerde rusya ve italya ile birlikte çıkmalıydı.Biz n'apıyoruz peki ? dandik bulgarları yendik diye zil takıp oynuyoruz.Vasileva var gerisi kulakta hoş bir seda..Bizim biricik kızımızı eleştirirken neyi vurguluyordum bilen bilir.Maçlarda 20-25 gidiyor ama takım hep kaybediyor.Sorun burda...bir oyuncu 25 sayı yaptığı 10 maçın 8 inde takımını galibiyete taşıyamıyorsa,O'nun niyetinden şüphe etmek lazım...ayrıca bir oyuncu o kadar sayı yaparken takım arkadaşlarına da ekstra motivasyon sağlamak yerine tam tersi etki yapıyorsa bir daha o insana milli formayı vermeyeceksin...30 yaşına geldi ama kariyeri başarısızlıklarla dolu..şampiyon değilsen kimse seni takmaz hanımefendi...oynarken güzelsin diye meydanda olursun ama oynamayı bıraktığın gün kimse senin avrupa ikinciliğini,kanarya adalarında yaptığın tatili,bebekte milletin gözünün içine baka baka beni tanıyın ben işte falanca süperyıldızım,sizin prensesinizim havalarını hatırlamaz..Bu takıma harcanan paralar dünya çapında başarıları olan takımlardan daha fazla arkadaşlar...kimse kusura bakmasın bu takım birilerinin vitrini değil...sen çuvalla para götüreceksin diye bu takımı bulgaristanı yendiğinde bayram edecek duruma getirmeye kimsenin hakkı yok..yandan yemiş müessese takımı değil bu..Türkiye ismi taşıyan milli takım bu...ünalın çiftliği de değil..eczanenin şımarık staff'ı da değil..2003 ten beri çok büyük bir yatırım var ama başarı yok..Sürekli bir oyalamadır,kandırmacadır sürüp gidiyor..Kimsenin de sesi çıkmıyor..Çünkü içerideki kokular dışarı yayılsa birileri mevcut makamlarında duramayacak..Hiçbir önemli turnuvada başarımız yok...Bir Allah'ın kulu da çıkıp beyler nedir bu rezalet demez mi ? demiyor işte...voleybol sitelerine bakıyorum sanki brezilyayız,beyler-bayanlar o kadar rahat,geniş...belli ki daha fazlası istenmiyor...nedeni de pasta daha da büyürse bunlara bırakmazlar o yüzden böyle 1 ileri 2 geri sürüp gitmesi işlerine geliyor...

19 Eylül 2010 Pazar

Türkiye bayan voleybol milli takımı

Bu yorumu grand prix elemelerinin 2.gününden sonra yapıyorum.Bundan sonra bütün maçları kazanabiliriz veya kaybedebiliriz bunun önemi yok...grand prix yine tatlı bir hayal oldu çünkü iki maç sonunda...defaatle yazdım yine yazıyorum...Herhangi bir sporda bizim milli takımlarımız, türkiye dışında yapılan bir turnuvada başarı kazanamaz...basketboldaki dünya ikinciliğine gelince....maç başka bir ülkede olsa sırbistan bizi rahat geçerdi...ya da slovenya maçını böyle kazanamazdık...önemli olan nokta şu...biz,insanımızın genel karakteristik özelliklerini profesyonel sporlarda çok yoğun yaşıyoruz..yani profesyonel olmanın ruhuna aykırı bizim profesyonellik anlayışımız...gaz ve vatan -millet-sakarya döngüsü takım sporlarında bir türlü aşılamıyor...sonuçta türkiyede bir turnuva varsa iddialı oluyoruz yoksa...biz zaten yokuz...al sana voleybol...raisporttan italya maçlarını izlerken sardunya adasındaki turnuvaya bakıyorum,tribünlere bakıyorum.. adamlar, biz grand prix için oynuyoruz, bu turnuvayı merkeze yakın yere alalım,seyirci desteği olsun filan demiyor...neden peki? çünkü adam takımına güveniyor..illa ki ite kaka gitmeye ihtiyacı olmadıklarını biliyorlar...80 yıl önce yazılan bir marşla oyuncu gaza getirmek diye bir saçmalık hatırlarına gelmiyor...biz dünya şampiyonası finalinde takımı bu marşla gaza getirmeye çalışıyoruz...bizimkilerin başarı şansı yok...hıncal uluç her zaman der 'birinciysen her şeysin,değilsen hiçbir şey'...bizim kızlar aynı tas aynı hamam...karşılarında gs medical park yok ya yadırgadılar tabi...ölü toprağı serpilmek diye bir deyimimiz var...kızların halini özetler...neslihan diye bir kız var sürekli kendi çalıyor,kendi oynuyor...her maç 20-25 sayı yapıyor ama takım kaybediyor...kendi istatistik hanesini şişirmekle meşgul...karşısında yeni takım arkadaşı antonella var,O'nu izlerken bile utanmıyor..önceden yazdım..antonella del core bu 17 numaranın nazını çekmeyecektir,eczacıbaşı viagra takımı bu sene bu problemle çok uğraşacak...bunları 3 ay önce yazdım burada...her yönden komple bir süperyıldız olan ve dahası takımı büyürken kendisi de büyüyen antonella, dediğim dedik,çaldığım düdük triplerindeki biriyle hayatta anlaşamaz..
Napoli italyanın üvey şehri...aragon hanedanlığından beri böyle bu...italya 90'da arjantin-italya yarı finalinde bu şehrin arjantini desteklemesi bu yüzden..maradonanın efsane olan sözünü bu maçtan önce söylemesi bu yüzden...napoli insanının karakteristik özelliği bir yanlışlığa en önce onların isyan etmesi,şımarıklığa asla tahammül etmezler...o toprakların sophia loren'i öyle bir kadındı...antonellası da öyle bir kadın...
Maça bakıyorsun italya karşısında sanki italyan lise takımı ile idman yapıyor...bir direnç yok, bir hırs yok...nasıl olsa yakında türkiyede bir şampiyona filan daha yaparız yine ilk 4 e gireriz falan filan mantığındalar..mehmet bedestenlioğlu bu takıma başarı kazandıracak görüntü vermiyor,duruşu uygun değil bir kere...reşatı bile aratır o kadar yazıyorum..tek üzüldüğüm gülden...bir sorun var ama anlaşılamıyor..zamanında serena için bayan 17 den iyi demiştim,akşam niye böyle dediğimi gösterdi sağolsun..mütevazi olmak,takım için oynamak gibi kavramlar ne eskişehire uğramış,ne de kanarya adalarına...eczane rafında da bulamazsınız..

25 Ağustos 2010 Çarşamba

USA - POLONYA 3-2

Maçın 3-0 polonya lehine bitecekken 3-2 b.amerika lehine bitmesini konu yapacak değilim.En azından önceliğim bu değil...Önceliğim estetiğin - ki en çok bayan voleybolunda var - bu amerikan takımı yüzünden kaba kuvvete yenilmesi...görüldüğü gibi polonya takımı aslında voleybolu amerikalılardan daha iyi biliyor...oynarken hem kendileri zevk alıyor hem de izleyenler estetik ve kaliteyi (arada duraklama dönemleri olabilir) net olarak görüyor..aynı şeyleri amerikalılar için kim diyebilir ? fivb sağlık komitesinin çözemediği bir doping ilacı kullanmadıklarını bilebilir miyiz? bilemeyiz...ama bu amerikan takımının eski doğu alman atletler gibi kadınlık ve dişilik (dolayısıyla estetik)yoksunu bir takım olduğu gerçeğini değiştirmez..1-2 oyuncu dışında herhangi bir erkek takımına koysanız hangisi sırıtır ? heather bown denilen oyuncuyu kadın olarak nasıl değerlendirebiliriz? hadi değerlendirdik diyelim bu ne kadar içimize sinecek ? burada 24-22 den maç veren polonya için elbette çok ciddi uyarılar yapmak gerekir..maç bitmeden bitmez kızlar..bunu hele hele fizik kuvveti ve genişliği bütün parkeyi kaplayan amerikan sözde kadın takımına karşı hiç unutmayın..ama geçen geçti..bence polonyanın şampiyonluk şansı kalmadı...çünkü bu amerikayı ancak en iyi dönemindeki, karınca gibi çalışırsa italya ve olimpiyat şampiyonu kimliğini ortaya koyarsa brezilya yenebilir..çünkü bayan voleybolundaki denge unsuru bu dev kadınlar yüzünden sekteye uğramış durumda...kimse küba örneği vermesin...küba 90 larda - tarihin en büyük takımını bizlere izletirken - estetiği ve oyunun güzelliğini sonuna kadar gözler önüne seriyordu..bunlarla karıştırmak voleybola ihanet olur...jennifer tamas dışında - ki O da oynamıyor - sevimli tek bir isim yok..logan tom amerikalı değil sanki doğu alman atlet..bu kadar mı meymenetsiz olur bir takım ? polonya öncelikle disiplini maçı kazanana kadar bırakmamayı öğrenecek..bugün öğrenmediği için bana göre 2010 wgp şampiyonluğu fırsatını kaybetti..1 sayı almayı başaramayınca fazladan 2 set oynamak ve 1 saatte bitmek üzere olan maçı 2 saat 10 dakikada hem de kaybetmek takım psikoloğunu işin içine sokar ama çıkaramaz...anna baranska bu takımın sertlik ve fizik güç örneği olarak her ne kadar fazla destek bulamasa da daha iyi şeyler hakettiğini söylemeliyim..ewa bizim arda turan gibi...aklı nerde belli değil..oynuyor ama öylesine...anna baranska'nın motivasyonu kendisinde olsa bu kadar laubali maç verilmezdi..3. set için konuşuyorum yoksa sonraki setlerde o durumdaki kızlardan maçı kazanmasını beklemek en azından insan psikolojisini bilmeyenlerin işi bizim değil...victoria ravva sonrası hatun olarak kendime bednarek'i seçmiştim...yani benim ideal ilk 6 kızlarımdan bir tanesi.. bednarek kendisi sağolsun emin adımlarla ilerliyor...müthiş bir fiziği var...oyunu da gelişiyor...amerikan takımı için yeterince yazdım...ben samimiyetlerinden emin olmadığım için,kazansalar bile hangi şartlarda kazanacakları konusunda kuşkularım olduğundan fazla konu etmeyeceğim..japon takımının temiz oyunu ve rakibe saygısı ne şımarık amerikada ne de polonyada mevcut değil..japonyanın şimdi biten maçta brezilyayı geriden gelip yenmesi ile konusunu ettiğimiz maçtaki geriden gelip yenme aynı şeyler değil...çünkü ne amerika japon kızların oynadığı tertemiz ve estetik voleyboldan nasiplenmiş, ne de polonya bir brezilya takımı....

20 Ağustos 2010 Cuma

DEĞİRMEN STİLİ


SOKOLOVA CHACHKOVA'DAN SONRA EN İYİ SMAÇ YAPAN OYUNCU
Gövde bir bütün olarak yukarı doğru ivme alır ve sıçramanın en üst noktasında deltoidten gücünü alan kol yaklaşık 90 derecelik bir açıyla hareket edip el tepe noktasında top ile buluştuğunda top rakip alana yıldırım gibi düşer...bu esnada diğer kol önemli bir kuvvet-destek sağladığı için fazla hareket etmez...bu sebeble vücut çok estetik bir duruş yakalar ve izleyene müthiş bir seyir zevki verir...İşte dünyanın yaşayan efsane sokolova'dan öğrendiği en kuvvetli smaç stili budur...günümüzde tek uygulayıcısı resimdeki kızdır...

19 Ağustos 2010 Perşembe

AZZURRE'DE SON DURUM

Massimo Barbolini
“Siamo arrivati alla settimana decisiva, quella che indicherà le squadre che raggiungeranno la Final Six, ci sono ancora due posti in bilico e noi speriamo di prenderne uno. Ci aspettano tre partite ostiche contro squadra di cui conosciamo bene il valore. La prima contro l’Olanda, che abbiamo battuto nella finale degli ultimi Europei, vincendo questa gara probabilmente il più sarà fatto, altrimenti avremo ancora due incontri con Giappone e con Dominicana per conquistare i punti indispensabili.”
''6'lı finale yükselecek takımların belli olacağı kritik haftada,kalan son 2 takımdan biri olacağımızı umuyorum.İyi tanıdığımız takımlara kaşı 3 zorlu maç yapacağız.İlk rakip geçen sene finalde yendiğimiz hollandayı geçersek büyük oranda çıkacağız aksi halde japonya ve dominik ile 2 maçımız daha var.''
evet barbolini böyle söylemiş.enrica merlo yeni saç stiliyle takıma katılmış durumda..ayrıca francesca tamamen iyileşti(öyle diyorlar).evet dananın kuyruğu kopuyor..brezilya,japonya,polonya ve çin'den sonra 2 takım daha bekliyoruz...benim favorilerim tabii 'azzurre' ve birleşik devletler...

18 Ağustos 2010 Çarşamba

LİBERO KRİZİ..MERLO JAPONYA'DA



Volleyball.it böyle haber yapmış..haberin içeriği şöyle..Hollanda ile 2009 rövanşına çıkacak olan italyada cardullo'nun sakatlığı tam iyileşmediği için barbolini brezilyadan direkt olarak milanoya yolladığı merloyu tekrar çağırdı.Yoyogi salonunda sırasıyla hollanda,japonya ve dominik ile karşılaşacak olan italyanlarda özellikle hollanda maçı çok kritik.6 lı finale gitmek için mutlaka hollandayı geçmek zorunda 'azzurre'...tek sorun cardullo değil...ayrıca francesca da yüksek ateşten yeni kurtuldu..tabi dün sadece açma-germe ve düz koşu yapmış...yani cuma günü ne durumda olacak belli değil..merlo konusunda sorun yok...ben ilk libero olarak zaten merloyu tercih ederim...takım içinde pozitif katkı sağlayan müthiş bir kız..hollandayı mutlak geçmeliler..sonra tekrar japonlarla maç var...6 ağustostaki japonya maçı francescanın 400. karşılaşması olarak tarihe geçmişti..o maçta saori 28,francesca 19 ile oynamıştı..japonya-italya maçları voleybol maç arşivimde her zaman olduğu için bu maçı da iple çekiyorum..iki çok zorlu maç bizi bekliyor...ama 'eleo ve arkadaşları' bu işin üstesinden gelecektir...hollandayı geçerse tek rakip almanlar kalacak ama onların 3 maçı kazanıp,italyan kızların 2 maç kaybetmesi gerekecek...yani almanyanın amerika maçı olduğunu düşünürsek bu hayal..belki kozuch 3 maçta 90 sayıyı geçer ama 'prenses' gibi sadece kendi hanesine yansır bu, takıma değil...

16 Ağustos 2010 Pazartesi

SAORI KIMURA



Bazı oyuncular vardır hiç bir zaman hak ettiği övgüyü alamaz...bazıları ise çok şanslıdır...doğru dürüst hiç bir başarısı olmasa bile çok büyük oyuncu diye yedirirler bize...çoğunu afiyetle de yeriz...çünkü kız güzeldir kıyamayız...yani adaleti güzelliğe kurban ederiz...bazı oyuncular vardır her maçı 20 li sayıların üzerinde tamamlar..tamamlarken maçı da kazandırır...sürekli gülümser...arkadaşlarına pozitif katkı sağlar...kimseyi ezmez...bilir ki o yanındakiler olmasa tek başına bir 'hiç'tir...işte kimura hak ettiği değeri tam alamayan oyunculara en güzel örnektir...italya ve polonya maçlarına baktığımızda ne denli dominant olduğunu görebiliriz...iki maçta da toplam neredeyse 60 sayısı var...ama bakın takım iki maçı da kazanmış ve oyuncuların yüzlerinde güller açıyor oynarken...yani geviş getiren oyuncu yok....çakma prenseslik taslayan da yok...30 sayı yaparken takımına maçı kazandırıyor..yani yanındaki oyuncuları bozmuyor başka çok bilmişler gibi...kendine oynamıyor yani...takımı için , ülkesi için oynuyor...takımı ya da ülkesi umurunda olmayan nice oyuncu var piyasada...saori kimura 24 yaşında...yani henüz voleybolunun olgun dönemine girme evresinde...japonlar da, çinliler de büyük bir başarı kazanmayı hak ediyorlar...çünkü çok çalışıyorlar ve bizim ülkemizdeki gibi artistlik taslayan ne oyuncuları var , ne yöneticileri var , ne de yorumcu bozuntuları var..o yüzden grand prix'lerin biri geliyor diğeri gidiyor ama bizimkilerin esamesi yok...sonra da biz büyük takımız....büyük olan türkiyedir voleybol milli takımı değil..saori kimura'dan çok şey öğrenmesi gereken oyuncularımız var...önce geviş getirerek,etrafındakileri yok sayarak bir feçeş olamayacağının şuuruna varması gerekenler var...set aralarındaki ördek gibi hafif koşarak karşı alana geçmeleri ise gerçekten çok tatlı..saori kimura şahsında japonları hayranlıkla izlemeye devam ediyorum...