SITE İÇİ ARA

29 Eylül 2010 Çarşamba

27 Eylül 2010 Pazartesi

Dünya Erkekler Voleybol Şampiyonası 2010

Biraz gecikmeli de olsa sonunda dünya şampiyonası ile ilgili yazmak mutluluk verici.Bayan millilerimizin muhteşem performansından dolayı erkeklere fırsatın ancak gelmesi bizim hatamız değil.
Gözümüzün pasını silen bir turnuva olduğunu baştan yazıyorum.İlk gün ispanya - küba maçını izlerken bunu gördük.Maçın neredeyse tamamına yakınında kübalılar beni çok şaşırttı.Belki de ispanya karşısında şipşak 3-0 yaparlar düşüncesiydi bu.İspanya dün brezilya önünde de iyi oynadı,tabi 25- 9 luk bize fenerbahçe - eczacıbaşı maçını hatırlatan son seti saymazsak...bu vesileyle eczacıbaşını da anmış olalım...yalnız küba takımı şu ana kadar izlediğim takımlar içinde en iyisi...tek eksikleri havaya girmek..10 yıldır küresel çapta büyük başarıları yok ancak bu sene bu döngü kırılabilir.oyunu barcelona gibi oynuyorlar.pasör sadece paslarıyla aktif değil,aynı zamanda manşet sonrası normalde pasörlerin yapmadığı şekilde smaçlaması izleyenleri de havaya sokuyor.benim şu ana kadar gördüğüm en etkili pasör Hierrezuelo..Bugün b grubunda brezilya-küba maçı en azından benim kafamda birçok soruyu netleştirecek.Favorim küba bu maçta..bu turnuvada devamlılığı ne kadar sağlayacaklar bunu göreceğiz..brezilya ise yine iyi başladı ancak bu akşam izledikten sonra brezilya hakkında yazabilirim.ispanya ise çölde bahtsız bedevinin bile başına gelmeyecek şekilde brezilya ve küba ile aynı gruba düştü.Buna rağmen küba maçını izledim müthiş bir direnç var takımda..izlemeden yorum yapmak istemiyorum ama brezilya karşısında da son seti saymazsak direnmeye çalıştıklarını söylemek yanlış olmaz..italya cephesine gelince ben takımda bir kenetlenme görüyorum ancak bu rusya-brezilya-küba şeytan üçgenini aşmaya yetecek mi bunu göreceğiz.italya-brezilya-küba ve rusya ekseninde istatistik te vererek yazmaya devam edeceğim.

23 Eylül 2010 Perşembe

VOLEYBOLDA ESEN YALAN RÜZGARLARI

Grand prixye gidemedik ya (sanki her sene gidiyoruz)şöyle bir voleybol piyasasına göz attığımda gerçekten ilginç yaklaşımlar görmedim desem yalan olur.Başarısızlıklara rağmen çok büyük takım olduğumuzu söyleyip duranlar bir yana,yıllar öncesinde kalan maçları gündeme getirip yazanları da gördüm.Mehmet Bedestenlioğlu'nun neslihan darnel'e neden smaç servis kullanmıyorsun neslihan ? diye sormasını bile antrenörün şevkatli yaklaşımı olarak gösterip konu edinenler de var.Daha 2-3 yazı önce bizim profesyonellik anlayışımızla ilgili yazdıklarımız bu örnekte çok net ortaya çıkıyor.Arkadaşlar hiçbir büyük takımda antrenör oyuncusuna böyle konuşmaz!Bunun insanlıkla,şevkatle,babacanlıkla bir ilgisi yok...Milli takımdan bahsediyoruz,lise kız takımından değil.Neslihan'ın antrenör ve oyuncular üstü bir konum kazandığından söz etmenin gereği yok.Ortada başarısızlık varsa bunun çözüm yolları aranır,sürekli 'öbür turnuvaya kısmetse' diye milletle alay edilmez!Birisi çıkıyor rahatlıkla şu takımı 2003 yılında ezmiştik diye yazabiliyor..7 yıldır ezildiği günleri hesaba katmıyor.Şimdi bu mantıkla nasıl ilerleyeceksiniz?Grand prixlerde yoksun,avrupa şampiyonasında kendi ülkendeki turnuvada aldığın 2.likten başka bir başarın yok..HALA ZÜĞÜRT TESELLİLERİ İLE AVUTUYORLAR BİZİ...Bireysel ödüller güzel ama takımın yıllardır sürekli başarısızlık rekoru kırıyorsa ben ne yapayım en değerli oyuncuyu,sayı kralını...alsın evine götürsün..grand prixde var mısın? bana onu söyle...
Neslihan oynarken diğerleri niye oynayamıyor? sorulması gereken soru bu..bu soru çözüme kavuşmadığı sürece hiçbir başarı kazanamayız bunu her zaman söylüyorum..ilk yapılması gereken seda tokatlıoğlu ve naz aydemir ile acil bir görüşme yapıp neler oluyor demek...sorulacak sorular belli; Bu takımda bir lobileşme,gruplaşma var mıdır? Oyuncular arasında ayrımcılık yapılıyor mu? Neriman özsoy takımda üvey evlat mıdır ? Nasıl oluyor da seda milli maçlarda kulüp performansının yarısını bile sergileyemiyor,buna neden olan olay ya da olaylar nelerdir ? BU TAKIMA BU KADAR PARA HARCANIYOR,EKSİK OLAN NE ? Siz bu soruları sormaz ve hala antrenman,fizik-kondüsyon filan konuşup durursanız,en hafif tabirle bu hedef saptırma olur,gerçeklerin üzerini örtme olur...Bu soruları soracak ve bu işin neresinde bir yanlış varsa düzeltecek sorumluluk sahibi insanlar lazım..Şimdi ben burdan Damla Ünver hanıma sesleniyorum,lütfen bu soruları sorun ve sordurun..yoksa kendi kendimizi aldatıp durmaya devam...eğer istenen, takımın bir ileri,bir geri bu şekilde gitmesiyse -YANİ KONTROL ALTINDA TUTULMASI İSE- açıkça söyleyin biz de uğraşmayalım...

BİR GRAND PRİX DAHA KAÇTI TEBRİKLER

Herkesin bildiği gibi bu grand prix aslında temmuzda bulgaristana yenilince kaçmıştı.Biz sardunya adasına gelirken umut tacirleri dışında kimsenin bir beklentisi yoktu.Raisport2 de izleyen görmüştür italya-rusya maçında millilerimiz tribünde,kulaklarda ipodlar,ellerde iphonelar,üzerlerinde milli eşofmanlarla güzel bir maç izledi.acaba sevgili gizem güreşen tweetlerini aksatıyor mu ? inş aksatmıyordur.düzenli olarak tweetlemesi millilerimiz için çok önemli..neyse..evet aynı sardunya adasındaki seyirciler gibiydi milli kızlarımız...
Listeye bakalım;
MVP: Neslihan Darnel (TUR)
En iyi blokör: Bahar Toksoy (TUR)
En iyi Libero: Enrica Merlo (ITA)
En Skorer oyuncu: Neslihan Darnel (TUR)
En iyi servis atan oyuncu: Kathleen Weiss (GER)
En iyi pasör: Evgenya Startseva (RUS)
En iyi smaçör: Ekaterina Gamova (RUS)

En iyi oyuncu*en skorer oyuncu ve en iyi blokör Türk...kağıt üzerinde böyle..ama kağıt üzerine yansıyan başka bir liste daha var ;
1. Almanya
2. Rusya
3. İtalya
4. Türkiye
5. Hollanda
6. Bulgaristan
genel sıralama....

Bulgaristan ve hollandayı yenebilmişiz..yani son iki sıradaki takımları..üzerimizdeki 3 takıma karşı hiçbir varlık gösterememişiz..italyadan bildiren ragıp beye bakarsak bütün maçlarda inanılmaz oynuyoruz eziyoruz,asıyoruz,kesiyoruz..sonuç ? sonuç yok...bizi hala gözümüzün içine baka baka keklemeye devam ediyor ragıp...bir O eksik kalmıştı bunu yapmayan, eksik olmasın...
En'ler listesindeki durum ile genel sıralamadaki durum arasında büyük tezat var..bunun nedenlerini yazıyoruz da yazıyoruz ama söylediğimiz gibi bayan voleybolunda bu seviyeden öteye geçilmesi İSTENMİYOR...bunu başka türlü izah edemeyiz...sıralamada lider almanyadan sadece Weiss listede ama almanya grand prix'de!...bizden 2 oyuncu var ama 4.olmuşuz...HEP KENDİMİZİ KANDIRIYORUZ...yıllardır aldatılıyoruz...turnuvaların sayısını bile unuttum, bize umut tacirlerinin başarı sözü verdiği turnuvaların...
Neslihan diye tutturanlar bu başarısızlığa 'neslihan daha ne yapsın?' diye karşı çıkıyor...neslihanın suçu olur mu hiç...sütten çıkmış ak kaşığımız neslihan...Ünal'ımızın da suçu yok..suç biz izleyenlerde...kurcalamayalım canım fazla...oturup güzel kızları izleyelim dimi ama...niye başka şeyler bekliyoruz ki ?
Dünya şampiyonasında nasıl olsa başarırız..Neslihan demişti temmuzda bulgaristan maçından önce 'BU SEFER KAZANIP GRAND PRİX FİNALLERİNE GİDECEĞİZ' diye...HANGİ SEFER SEVGİLİ PRENSESİM ? sana karşı kusurumuz büyük lütf edip affeyle...senin enfes oyunun ve güzelliğin karşısında büyülenenler neden diğer arkadaşların tribünde rusya-italya maçını BİRLİKTE izlerken orada olmadığını sorgulamaz...sen hollywood yıldızları gibisin...ismini caddelere yıldızlar içinde yazmak lazım...bunu yaptığımızda şu takımı bırakacağını bilsem o sürekli gezip durduğun cafelerin önüne ismini altın harflerle yazardım...şu takımı rahat bırakacağını bilsem adını dağlara yazardım prensesim..sen ödülleri ve sponsorlukları toplarken takım dökülüyor niye ?diye soran yok...dün gördün mü antonella'yı,francesca'yı? baskı altında nasıl insiyatif kullanıp TAKIMLARINA POZİTİF KATKI sağlıyorlar..Francesca gerektiğinde sahneye çıkarken,antonella sürekli oyunun içinde dinamo gibiydi...senin gibi 'naz bütün topları bana yollayacaksın ben de vurucam gerisini takmam' demiyor...voleybol oynamayı ortadan smaçlamak dışında başka bir şey zannetmeyenler bu takımı başarısızlığa mahkum edenlerin ta kendileridir.Piyasadaki neslihan darnel şakşakçılarının da bu ARDI ARKASI KESİLMEYEN BAŞARISIZLIKLARDA büyük payı var..Spordan sorumlu bakan bu işlere bir el atmalı...hayrola ne oluyoruz ? demeli..artık yeter...

22 Eylül 2010 Çarşamba

SULTAN DARNEL HATUN RUSYA SEFERİ

2011 World grand prix avrupa elemeleri cagliari 4.maç 21 eylül türkiye 1 rusya 3
Takımımız oyuncuları rakip hatalar dışında 80 sayı yapmış,38 tanesi tek bir oyuncuya ait...harikulade bir maç çıkarmış ve yine,yeni,yeniden adını tarihe yazdırmış...ama sadece kendi adını...her zaman olduğu gibi takım yine mağlup..hee rakip rusya tamam...zaten yenilecektik tamam ...dirençliydik eyvallah...iyi de biz burda yazıp dururken taraflı davranıyoruz deniyor ya alın size bu işi en iyi bilen ülkenin önemli bir blog sahibi yazarının yazdıkları ;
''Outro problema para a equipe turca é que o time vem jogando exclusivamente com uma jogadora no ataque, a oposta Darnel, que apesar de estar em grande forma, não consegue levar a partida inteira sozinha..''
''Türk takımının bir başka sorunu da (öncesinde yapılan 17 hatayı zikrettikten sonra) , hücümda sadece bir oyuncuyla,darnel,oynaması nedeniyle maçın içinde devamlılığı sürdürememesi...''
Biz ne diyoruz peki ısrarla ? büyük takımlar böyle oynamaz ! Bakın almanya,italyayı içim acıyarak izlediğim maçta 3-1 geçerken,bir nevi onların bayan 17 numarası kozuch hemen hemen hiç oynamadı...ama sonuç ? bizim idman maçı verdiğimiz italyayı devirdiler...yani almanlar bile artık bu köhneleşmiş,tek oyuncu üzerine kurulu geri kalmış sistemi terk ediyor..Biricik kızımız 38 atmış,muhteşem, peki ama maçın yıldızı kim ? Normal şartlarda 38 sayı atan biri açık ara maçın yıldızı olur dimi ? evet,ama olmuyor işte...çünkü rakibe en kritik anlarda,en önemli katkıları yapıp maçı KAZANDIRAN bir isim var...yüzde 62 atakla 15 sayı atan goncharova...büyük takım işte..aynı düzeyde maça tutunan 4-5 oyuncu varsa eğer aradan bir tane isim çıkıp ekstra 15 sayı yapınca maçı hemen sana getiriveriyor..Öyle 38 sayı atmana gerek yok..hee namım yürüsün dersen tamam..yaptığın bu sayı namını yürütür oynadığın süre boyunca..bıraktığın gün ise kimse 'bu kız ruslara 38 sayı yapmıştı' demez...
Mağlup takımın galip oyuncusu...neslihan darnel isimli voleybolcunun kariyer özeti bu...
Nedeni bulmamız gerekiyor...Neden takımdaki diğer oyuncular bayan 17 nin yıldızlaştığı bütün maçlarda kendi performanslarını gösteremiyorlar ? Bir takım sivriler 17 numara olmasa bu kadar da yapamayız,bu kız var ki direniyoruz diyerek mantık hatasına düşüyorlar.Takım total performansta sürekli ekside...bunun nedeni parkedeki moral motivasyon seviyesi...açık şekilde diğer kızların oynama şevkleri kaçırılıyor..bunu kanıtlayan sayısız maç var...çok uzağa gitmeyin son 3 aydaki maçlara bakın...
Evet matematiksel olarak ta havlu attık bravo federasyon,bravo bayan 17...ama dur dünya şampiyonası var kısmet oraya...

21 Eylül 2010 Salı

Bulgaristan olayı

Bakıyorum elemelerin türkiyemiz ile birlikte en güçsüz takımı bulgaristanı yenince bazı arkadaşlar bayram yapmış.İşte bizi getirdikleri nokta bu.Koskoca Türkiye takımı bu seçmelerde rusya ve italya ile birlikte çıkmalıydı.Biz n'apıyoruz peki ? dandik bulgarları yendik diye zil takıp oynuyoruz.Vasileva var gerisi kulakta hoş bir seda..Bizim biricik kızımızı eleştirirken neyi vurguluyordum bilen bilir.Maçlarda 20-25 gidiyor ama takım hep kaybediyor.Sorun burda...bir oyuncu 25 sayı yaptığı 10 maçın 8 inde takımını galibiyete taşıyamıyorsa,O'nun niyetinden şüphe etmek lazım...ayrıca bir oyuncu o kadar sayı yaparken takım arkadaşlarına da ekstra motivasyon sağlamak yerine tam tersi etki yapıyorsa bir daha o insana milli formayı vermeyeceksin...30 yaşına geldi ama kariyeri başarısızlıklarla dolu..şampiyon değilsen kimse seni takmaz hanımefendi...oynarken güzelsin diye meydanda olursun ama oynamayı bıraktığın gün kimse senin avrupa ikinciliğini,kanarya adalarında yaptığın tatili,bebekte milletin gözünün içine baka baka beni tanıyın ben işte falanca süperyıldızım,sizin prensesinizim havalarını hatırlamaz..Bu takıma harcanan paralar dünya çapında başarıları olan takımlardan daha fazla arkadaşlar...kimse kusura bakmasın bu takım birilerinin vitrini değil...sen çuvalla para götüreceksin diye bu takımı bulgaristanı yendiğinde bayram edecek duruma getirmeye kimsenin hakkı yok..yandan yemiş müessese takımı değil bu..Türkiye ismi taşıyan milli takım bu...ünalın çiftliği de değil..eczanenin şımarık staff'ı da değil..2003 ten beri çok büyük bir yatırım var ama başarı yok..Sürekli bir oyalamadır,kandırmacadır sürüp gidiyor..Kimsenin de sesi çıkmıyor..Çünkü içerideki kokular dışarı yayılsa birileri mevcut makamlarında duramayacak..Hiçbir önemli turnuvada başarımız yok...Bir Allah'ın kulu da çıkıp beyler nedir bu rezalet demez mi ? demiyor işte...voleybol sitelerine bakıyorum sanki brezilyayız,beyler-bayanlar o kadar rahat,geniş...belli ki daha fazlası istenmiyor...nedeni de pasta daha da büyürse bunlara bırakmazlar o yüzden böyle 1 ileri 2 geri sürüp gitmesi işlerine geliyor...

19 Eylül 2010 Pazar

Türkiye bayan voleybol milli takımı

Bu yorumu grand prix elemelerinin 2.gününden sonra yapıyorum.Bundan sonra bütün maçları kazanabiliriz veya kaybedebiliriz bunun önemi yok...grand prix yine tatlı bir hayal oldu çünkü iki maç sonunda...defaatle yazdım yine yazıyorum...Herhangi bir sporda bizim milli takımlarımız, türkiye dışında yapılan bir turnuvada başarı kazanamaz...basketboldaki dünya ikinciliğine gelince....maç başka bir ülkede olsa sırbistan bizi rahat geçerdi...ya da slovenya maçını böyle kazanamazdık...önemli olan nokta şu...biz,insanımızın genel karakteristik özelliklerini profesyonel sporlarda çok yoğun yaşıyoruz..yani profesyonel olmanın ruhuna aykırı bizim profesyonellik anlayışımız...gaz ve vatan -millet-sakarya döngüsü takım sporlarında bir türlü aşılamıyor...sonuçta türkiyede bir turnuva varsa iddialı oluyoruz yoksa...biz zaten yokuz...al sana voleybol...raisporttan italya maçlarını izlerken sardunya adasındaki turnuvaya bakıyorum,tribünlere bakıyorum.. adamlar, biz grand prix için oynuyoruz, bu turnuvayı merkeze yakın yere alalım,seyirci desteği olsun filan demiyor...neden peki? çünkü adam takımına güveniyor..illa ki ite kaka gitmeye ihtiyacı olmadıklarını biliyorlar...80 yıl önce yazılan bir marşla oyuncu gaza getirmek diye bir saçmalık hatırlarına gelmiyor...biz dünya şampiyonası finalinde takımı bu marşla gaza getirmeye çalışıyoruz...bizimkilerin başarı şansı yok...hıncal uluç her zaman der 'birinciysen her şeysin,değilsen hiçbir şey'...bizim kızlar aynı tas aynı hamam...karşılarında gs medical park yok ya yadırgadılar tabi...ölü toprağı serpilmek diye bir deyimimiz var...kızların halini özetler...neslihan diye bir kız var sürekli kendi çalıyor,kendi oynuyor...her maç 20-25 sayı yapıyor ama takım kaybediyor...kendi istatistik hanesini şişirmekle meşgul...karşısında yeni takım arkadaşı antonella var,O'nu izlerken bile utanmıyor..önceden yazdım..antonella del core bu 17 numaranın nazını çekmeyecektir,eczacıbaşı viagra takımı bu sene bu problemle çok uğraşacak...bunları 3 ay önce yazdım burada...her yönden komple bir süperyıldız olan ve dahası takımı büyürken kendisi de büyüyen antonella, dediğim dedik,çaldığım düdük triplerindeki biriyle hayatta anlaşamaz..
Napoli italyanın üvey şehri...aragon hanedanlığından beri böyle bu...italya 90'da arjantin-italya yarı finalinde bu şehrin arjantini desteklemesi bu yüzden..maradonanın efsane olan sözünü bu maçtan önce söylemesi bu yüzden...napoli insanının karakteristik özelliği bir yanlışlığa en önce onların isyan etmesi,şımarıklığa asla tahammül etmezler...o toprakların sophia loren'i öyle bir kadındı...antonellası da öyle bir kadın...
Maça bakıyorsun italya karşısında sanki italyan lise takımı ile idman yapıyor...bir direnç yok, bir hırs yok...nasıl olsa yakında türkiyede bir şampiyona filan daha yaparız yine ilk 4 e gireriz falan filan mantığındalar..mehmet bedestenlioğlu bu takıma başarı kazandıracak görüntü vermiyor,duruşu uygun değil bir kere...reşatı bile aratır o kadar yazıyorum..tek üzüldüğüm gülden...bir sorun var ama anlaşılamıyor..zamanında serena için bayan 17 den iyi demiştim,akşam niye böyle dediğimi gösterdi sağolsun..mütevazi olmak,takım için oynamak gibi kavramlar ne eskişehire uğramış,ne de kanarya adalarına...eczane rafında da bulamazsınız..